KKTCSon Dakika Haberleri

4 bin ton yakıt, 380 ton ilaç bertaraf edildi

Yıllarca bertaraf edilmediği için doğaya zarar veren tehlikeli atıklar, Haspolat’ta devreye giren Tehlikeli Atık Bertaraf Tesisi aracılığıyla yok edilmeye başlandı.

“Uygun olmayan yöntemler kullanılıyordu”… Çevre Koruma Dairesi Müdürü Abdullah Aktolgalı, önceden uygun olmayan bertaraf yöntemlerinin uygulandığını söyleyerek “İlacı gömüyorduk. Gömerken yer altı kaynaklarını kirletiyorduk yani su ve toprak kirliliği de yaratılıyordu. Uygun olmayan bir yakma yöntemi yapıldığında da hava kirliliğine sebep olunuyordu.” dedi.

En büyük iki bertaraf… Gürdağ Entegre Geri Dönüşüm Ltd. Genel Müdürü Cihangir Bütün, Tehlikeli Atık Bertaraf Tesisi’nde bugüne kadar yüzlerce bertaraf yaptıklarını söyleyerek, en büyük iki bertaraftın ise yıllar önce yaşanan gemi kazasında yaklaşık 4 bin ton fuel oil atığının ve yaklaşık 380 ton civarında da devletin elinde bulunan tarihi geçmiş ilacın bertarafı olduğunu açıkladı.

Cemre CEMALİ

Ülkemizde Çevre Koruma Dairesi’nden lisanslı tek tehlikeli atık yakma tesisi olan Gürdağ Entegre Geri Dönüşüm Limited’e ait Tehlikeli Atık Bertaraf Tesisi’nde binlerce ton tehlikeli atık bertaraf ediliyor.

İşletmecisi özel ancak kontrolü tamamen Çevre Koruma Dairesi’nde olan bu tesiste; kaçak yakıtlar, gemilerden deniz kıyılarında bulunan ve içerisinde ne olduğu bilinmeyen variller, gümrüklerde ne olduğu bilinmeyen bir çok kaçak malzeme, okulların kimya laboratuarında bulunan tarihi geçmiş kimyasallar gibi bir çok tehlikeli atık bertaraftı yapılıyor.

Tesiste şu ana kadar yapılan en büyük bertaraflar; 2013 yılında Kalecik’te yakıt tahliyesi sırasında yaşanan bir gemi kazasından dolayı denize dökülen yaklaşık 4 bin ton fuel oilin yarattığı kirlilik ve yıllar boyunca İlaç ve Eczacılık Dairesi’nin deposunda bulunan tarihi geçmiş yaklaşık 380 ton ilacın bertaraftı oldu.

KIBRIS’a konuşan Çevre Koruma Dairesi Müdürü Abdullah Aktolgalı, önceden uygun olmayan bertaraf yöntemlerinin uygulandığını söyleyerek “İlacı gömüyorduk. Gömerken yer altı kaynaklarını kirletiyorduk yani su kirliliği ve toprak kirliliği de yaratılıyordu. Uygun olmayan bir şekilde yakma yöntemi yapıldığında da hava kirliliğine sebep olunuyordu” dedi.

Aktolgalı, Tehlikeli Atık Bertaraf Tesisi’nin çok farklı sektörlere dokunduğunu söyleyerek bugüne kadar uygun olmayan akaryakıt ve kömürlerin bertaraf edildiği gibi hem tarımla hem de Sağlık Bakanlığı ile ilgili de bertaraftların gerçekleştirildiğini ifade etti.

Gürdağ Entegre Geri Dönüşüm Ltd. Genel Müdürü Cihangir Bütün, Tehlikeli Atık Bertaraf Tesisinde bugüne kadar yüzlerce bertaraf yaptıklarını ifade ederek en büyük bertarafın ise; yıllar önce yaşanan gemi kazasında yaklaşık 4 bin ton civarında fuel oil atıklarının ve yaklaşık 380 ton civarında tarihi geçmiş ilaçların bertarafı olduğunu açıkladı.

bertaraf2

Aktolgalı: Uygun olmayan bertaraf yöntemleri vardı

Çevre Koruma Dairesi Müdürü Abdullah Aktolgalı, Tehlikeli Atık Bertaraf Tesisi kurulana kadar ülkemizde tehlikeli atıkların uygun olmayan bertaraf yöntemleriyle gömüldüğünü belirterek “Örneğin; ilacı gömüyorduk gömerken yer altı kaynaklarını kirletiyorduk yani su kirliliği ve toprak kirliliği de yaratılıyordu. Uygun olmayan bir şekilde yakma yöntemi yapıldığında da hava kirliliğine de sebep oluyordu” ifadelerini kullandı.

2013 yılında Kalecik’te yaşanan bir gemi kazasında fuel oilin denize aktığını ve karasal alanda depolanmış bir şekilde uzun süre kaldığını anımsatan Aktolgalı, bundan yola çıkarak tehlikeli atığın bertarafı ile ilgili çözüm arayışına girildiğini anlattı.

“İlk bertaraf gemi kazasında meydana gelen fuel oildi”

Aktolgalı, “Bunun için tuğla fabrikası olan Gürdağ fabrikası, bu görevi üstelenerek dairemizden izinlerini aldı. 2019 yılında işlemlere başladı, 11 Kasım 2020’de tesis tamamlandı” diyerek ilk bertaraftı da gemi kazasında meydana gelen fuel oil kirliliğinin bertaraftı ile başlandığına dikkat çekti.

Ardından, kamyonlar dolusu tarihi geçmiş ilaçların da bu tesiste imha edildiğini ifade eden Aktolgalı, ilaç, yakıt, kimyasal ya da ne olduğu bilinmeyen atık sınıfında olan malzemelerin tesiste bertaraf edildiğini açıkladı.

Aktolgalı, tehlikeli atık niteliğinde olan bir atıkların bertaraftında kirleten öder prensibi uygulandığına dikkat çekerek “Firmalar bu kirliliği yarattığı için bedelini ödemek zorunda. Bedel maddeden maddeye değişiyor” şeklinde konuştu.

“Sonraki adımımız tarihi geçmiş zirai ilaçların bertaraftı”

Bir süre önce ülkemize hayvan yemi olarak gelen fıstık kabuklarında DDT kalıntısı bulunduğunu ve onun da

Tehlikeli Atık Bertaraf Tesisi’ne ulaştırılarak bertaraf edildiğini belirten Aktolgalı, tesisin yürüttüğü faaliyetler hakkında bilgi verdi:

“Tarihi geçmiş ilaçlar, ithal edilen standart dışı kömürler, kaçak yakıtlar, gemilerden deniz kıyılarında bulunan ve içerisinde ne olduğu bilinmeyen variller, gümrüklerde ne olduğu bilinmeyen bir çok kaçak malzeme, okulların kimya laboratuarında bulunan tarihi geçmiş kimyasallar bu tesiste imha ediliyor. Şimdiye kadar yaklaşık 5 tır yani 100 ton standart dışı kömür imha edildi.

Bundan sonraki adımımız ise tarihi geçmiş zirai ilaçların bertaraftı olacak. Bunun bertaraftı da Tarım Ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı’na ait olacak. İlaç Eczacılık Dairesi’nin depolarda beklettiği gibi onlar da şu an bu ilaçları biriktiriyorlar”

“Bertaraftan elde edilen ısı tuğla yapımında kullanılıyor”

Aktolgalı, bu sektörün çok geniş olduğunu söyleyerek bu tesis ile bertaraftan elde edilen ısısının başka bir yerde kullanılmasının tekniğinin yaratıldığını kaydetti:

Çıkan ısının tuğla pişiriminde kullanıldığının bilgisini veren Aktolgalı, “Firma linyit kömürü yakarak tuğlasını pişirirdi. Artık bertaraf etmek üzere yaktığı bu tür tehlikeli atıklarından elde edilen ısıl ile kendi tuğlasını pişiriyor. Yani hem bertaraf oluyor hem de tuğlayı pişirmek için ısı kaynağı oluşturuluyor” dedi.

CIHANGIR BUTUN 2 scaled

Bütün: “4 bin ton fuel oil, 380 ton ilaç bertaraft edildi”

Gürdağ Entegre Geri Dönüşüm Ltd. Genel Müdürü Cihangir Bütün, Tehlikeli Atık Bertaraf Tesisi’nde bugüne kadar yüzlerce bertaraf yaptıklarını ifade ederek en büyük iki bertaraftın ise; yıllar önce yaşanan gemi kazasında yaşanan fuel oil atıklarının ve devletin elinde bulunan tarihi geçmiş ilaçların bertaraftı olduğunu açıkladı.

Bütün, fuel oil atıklarının yaklaşık 4 bin ton, yılların birikimi olan ilaçların ise aşağı yukarı 380 ton civarında olduğunu belirterek bunların yakma yöntemiyle bertaraf edildiğini söyledi.

Çevre Koruma Dairesi’nin yayınladığı atık kodu listesinde tehlikeli atık olarak belirtilen atıkların neredeyse yüzde 90’ını bertaraf edebildiklerini söyleyen Bütün; kimyasal bulaşmış kaplar, tarihi geçmiş ya da kullanıma uygun olmayan kimyasallar, hayvan ve insan kullanımına uygun olmayan gıdalar ya da ilaçlar, bazı tehlikeli endüstriyel atıkların bu listede yer alan belli başlı atıklardan olduğunu açıkladı.

Ekran Alintisi 3

“Geriye külden başka bir şey kalmıyor”

Bütün, ilgili izin lisans sürelerinde başvurularda bulunduklarını ve teknik yeterlilikleri ispatlandıktan sonra uygunluk verilen her türlü tehlikeli atığın tesiste bertaraf edildiğinin bilgisini vererek, “Oluşan şey yüzlerce ya da binlerce kat hacmi azaltılmış tehlikeden tamamen arındırılmış olurken, geriye külden başka bir şey kalmıyor” dedi.

Bir atık tekrar kullanılabilir durumdaysa ve tehlikeli değilse evrensel kuralın önce o atığın geri dönüştürülmesi olduğunu kaydeden Bütün şöyle devam etti:

“Geri dönüştürülemiyorsa ondan enerji kazanmak için geri kazanmalısınız. İki durum da mümkün değilse insan sağlığı ve doğa için zararlıysa bertaraf edilmeli.

Bizim bertaraf ettiğimiz atıklar geri kazanılması ya da geri dönüştürülmesi mümkün olmayan atıklardır. Bunları yakarak çok yüksek sıcaklıklarda kontrollü bir şekilde emisyonu izin verilen sınır değerlerinin çok altında kontrol edilerek, Çevre Koruma Dairesi tarafından da online izlenerek bertaraf ediyoruz.”

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu