Çok kültürlülük sağlanacak
Ülkemizde hafif çelik malzemeden yapılan, lisanslı ilk proje Tiny House Çilek Projesi, felsefesine ve yaşam tarzına uyumlu olan Karpaz’da yapılmaya başlandı.. Projenin ilk alıcıları Alman ve İskandinav ülkelerinden…
Karpaz’da yeni bir yaşam biçimi… 50 adet 40 metrekarelik tiny houselar 150 metre karelik alan içerisine yerleştiriliyor. Doğayla iç içe Holistik Yaşam Felsefesi, Tamamlayıcı Tip, Fizyoterapi, Craniosacral Terapi gibi alanların proje içinde oluşacak workshop alanlarında bölge halkı ve katılımcılar ile paylaşılacak yeni bir yaşam alanı oluşturuluyor.
Cemre CEMALİ
Ülkenin yapısına uygun olmadığı iddiasıyla eleştiri konusu olan çok katlı binalar her yanımızı sararken, doğayla iç içe bir yaşam alanı talebi de artıyor.
Daha küçük yaşam alanı anlamına gelen “tiny house” için tamamı çelik konstrüksiyondan oluşacak ilk site yatırımı ülkemizde Karpaz bölgesinde yapılıyor.
Çilek Projesi (The Strawberry Project) olarak isimlendirilen bu proje 12 bin metrekare üzerinde 50 adet tiny house kapsıyor. Arazide alt yapı çalışmasına başlanan ilk evlerin nisan ayında araziye yerleştirilmesi planlanıyor.
Tamamen yerli üretimden oluşan ve 145-150 metrekare arsa içerisinde konumlanmış 40 metrekare 1+1 tiny houseların fiyatı 87 ile 91 bin sterlin arasında değişiyor.
Şu ana kadar 20 tiny house için ön ödeme alan şirketin müşterilerinin yüzde 75’i İskandinav ve Almanya’dan.
Intelligent Living Development Ltd. Direktörü Bora Ozgen’in hayat verdiği bu proje Karpaz’ın doğası ile tamamen uyumlu.
“Hafif çelik malzemeden yapılan ilk proje”
Intelligent Living Dev. Ltd. Direktörü Bora Ozgen, ‘Kıbrıs’ın ilk lisanslı tiny house projesi olan “The Strawberry Project’in (Çilek Projesi), Dipkarpaz Köyü sınırları içerisinde, 12 bin metrekarelik alan içerisinde, hafif çelikten tasarlanmış, 50 ünitelik bir proje olduğunu belirtti.
Ülkemizde yapılan tüm toplu konut projelerinin betonarme olduğuna dikkat çeken Ozgen, bu projenin hafif çelik malzemeden yapılan ilk proje olarak Şehir Planlama Dairesi’nden onayının alındığının alını çizdi.
Ozgen, bu proje için geçtiğimiz yılın nisan ayında araziyi aldıklarını ve ekim ayının sonuna kadar projelerin çizimi ve izinler için çalışma yürüttüklerini kaydederek, arazide alt yapı çalışmasına başladıklarını ifade etti.
Doğa ile uyumlu bu projelerin en büyük özelliğinin; arazi üzerinde çevresel bir kirlilik veya inşaat görüntüsü oluşturmadan, sadece su ve elektrik kanallarının açılması sureti ile alt yapı çalışmasının yürütüleceğini belirten Ozgen, sonrasında sanayi bölgesinde yapılmış olan modüler house niteliğindeki tiny houseların, uygulama alanına taşınarak montajının sağlanacağını açıkladı.
“Yatırımcılar için uygun bir bölge seçtik”
Ozgen, projenin hem yerli hem de yabancı yatırımcıların tercih edebileceği bir lokasyon olan Karpaz bölgesinde konumlandırıldığını söyleyerek, bunun nedenini şu sözlerle ifade etti:
“İskele ve Longe Beach Bölgesindeki yüksek kat yapılanmalarının arasında tiny house yaşam alanı oluşturmak pek akılcı değildi. Arazi fiyatlarının çok yüksek olduğu Girne-Tatlısu arasındaki kıyı şeridinde de piyasaya 100 bin sterlinin altında bir ürün sunmak mümkün değildi. Bundan dolayı projemizi tiny house felsefesine ve yaşam tarzına daha uyumlu ve Özel Çevre Koruma Alanlarının daha yoğunlukta olduğu Karpaz bölgesinde konumlandırdık.”
“50 üniteden 30’u alıcısını bekliyor”
Ozgen, özellikle küçük yaşam alanlarında yaşama kültürüne alışmış yabancı alıcıların, kalabalık ve yoğun yapılaşma alanlarından daha az nüfus yoğunluğu olan, ekolojik anlamda değeri bulunan yerleri tercih ettiklerini ifade ederek proje kapsamında olan 50 adet ünitenin 20 tanesi için ön talep ve ödeme aldıklarını, 30 adedinin ise alıcısını beklediğini açıkladı.
Talebin yüzde 75’inin yabancılardan yüzde 25’inin ise yerli ve Türkiyeli yatırımcılardan oluştuğunu söyleyen
Ozgen, tiny houselar hakkında bilgi verdi.
“Yabancılar yaz aylarında kiralamayı düşünüyor”
Her birinin 1+1,40 metrekare ve 145-150 metrekare arsa içerisinde konumlandırılmış olduğunu ve binanın arazideki lokasyonuna göre fiyatların 87 bin ile 91 bin sterlin arasında değiştiğini ifade eden Ozgen, tıny houseların fazla mobilya gerektiren bir metrajı olmadığını ve bu fiyata; yatak odası, salon, mutfak dolapları, banyo dekorasyonu, bahçe tellemesi, su deposu ve su motorunun da dahil olduğunu belirtti.
Bu projenin bir yap-sat projesi olduğunu söyleyen Ozgen, özellikle İskandinav orijinli yabancı yatırımcıların, çok sıcak geçen yaz aylarında, Kasım-Nisan aralığında evlerinde kalmayı tercih ettiklerini, yaz aylarında ise konutlarını kiralamak arzusunda olduklarını ifade etti.
“Bölge halkı ile ortak projeler yapılacak”
Ozgen, proje ile yatırım yapan yabancıların, Holistik Yaşam Felsefesi, Tamamlayıcı Tip, Fizyoterapi, Craniosacral Terapi gibi konularda bilgileri ve pratikleri bulunduğunu, bu bilgilerini proje içinde oluşacak workhop alanları içerisinde, bölge halkı ve katılımcılar ile paylaşabilecekleri ortamların yaratılacağını kaydetti.
Bölgeye yatırım yapan bu kitlenin, tarımsal faaliyetlerde bulunan yerel halk ile tam entegrasyonunu hedeflediklerini belirten Ozgen, bu konuda yerel yönetimleri de bilgilendirdiklerini, bu amaçla oluşabilecek her türlü Sosyal Projeye katılım sağlayabileceklerini ifade etti.
Ozgen, proje kapsamında, ortak havuz alanı ve tıny house modülünden oluşan bir coffe house ve fresh juıce bar alanı, sauna, masaj odaları, doğaya uyumlu sağlıklı yaşam ve beslenme gibi konuların işleneceği workshop ve wellness center alanının da bulunacağını açıkladı.
“Lokal ürünler proje dahilinde satışa sunulacak”
Ortaya koydukları projede oluşacak olan çok kültürlülüğün, geçmişten beri Karpaz’ın doğasında bulunan barış ve kardeşlik atmosferini daha çok renklendireceğini ifade eden Ozgen şöyle devam etti:
“Özellikle lokal ürünlerin proje dahilinde satışa sunulması, proje içerisinde sürekli oturacak olan yabancıların, yöresel el sanatları ve tarımsal üretim hakkında kurslar alması, karşılıklı olarak kendi kültürlerinde yer alan pratikleri, yerel halka aktarabilecekleri çalışma alanlarının oluşturulması, her iki kültürün karşılıklı olarak katılım sağlayabileceği, resim, müzik, yabancı dil, el sanatları gibi atölyelerin oluşturulacağı bir yapı hedefliyoruz.”