The Economist: Olaf Scholz, bir Angela Merkel değil, Avrupa’ya liderlik edemiyor

Almanya’da Angela Merkel’den başbakanlık koltuğunu devralan Olaf Scholz, beklentilere henüz yanıt verebilmiş değil.

Kıta, şansölye olduğu dönemde Avrupa’nın lideri olarak görülen Merkel’den sonra liderlik krizi yaşıyor.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un, ülkesindeki iç siyasi tartışmalar nedeniyle bu boşluğu dolduramadığı, Başbakan Scholz’un da istenileni veremediğine dikkat çekiliyor.

Merkel’le kıyaslandı: Etkileyici değil, görünmez durumda

İngiltere merkezli The Economist dergisi, ” neden değil?” başlıklı analizinde konuyu irdeledi:

Almanya Avrupa’ya liderlik edemiyor ve etmek istemiyor. Google araması, Almanya’nın liderinin Olaf Scholz adında bir adam olduğunu söylüyor. Ancak çok renksiz bir figür, etkileyici değil.

Avrupa ekonomisi durgunlaşırken, aşırı sağ neredeyse her yerde kamuoyu yoklamalarında yükselişe geçerken ve Vladimir Putin’in roketleri Ukrayna’ya yağarken, Scholz neredeyse görünmez durumda.

Zamanının çoğunu koalisyon için harcıyor

Scholz’un Sosyal Demokratlarının yüzde 15’lik “gülünç” destek oranıyla Almanya’nın en popüler üçüncü partisi olduğu, Alman şansölyenin zamanının çoğunu “zayıf” üçlü koalisyonunu desteklemekle harcamak zorunda kaldığı vurgulandı.

Scholz ve Macron anlaşamıyor

Avrupa Birliği’nin (AB) Scholz’un yokluğu nedeniyle lidersiz kaldığı ifade dilerek şunlar aktarıldı:

Her şey Şansölye’nin elinde değil. Güçlü bir Almanya’nın hayati tamamlayıcısı güçlü bir Fransa’dır. Ancak Scholz’un meslektaşı Macron, ülkesinde pek sevilmiyor. 2022’de parlamento çoğunluğunu kaybetti.

Scholz ve Macron, kişiliklerinin çok farklı olması ve aynı zamanda da uzlaşmaz görüşlere sahip olmaları nedeniyle anlaşamıyor. Macron, Avrupa düzeyinde daha fazla harcamayı, NATO ve Amerika’dan daha fazla bağımsızlığı destekliyor. Ancak Scholz, bunların hiçbirine katılmıyor. Birlikte çalışma istekleri yok.

ABD artık Avrupa’yı korumayacak

Öte yandan, ABD’de 5 Kasım’da yapılacak başkanlık seçimlerini Joe Biden kazansa bile, Washington’ın, Avrupa’nın “ana güvenlik kaynağı” olma rolünden geri çekilmekte olduğu kaydedildi.

Avrupalı liderler iç işleriyle meşgul

Avrupa’nın, vatandaşlarını güvende tutmak için daha fazla harcama yapmak zorunda kalacağı, ancak Avrupalı liderlerin bu zorluğun üstesinden gelmek yerine kendi iç işleriyle meşgul olduklarına dikkat çekildi.