“Vadeli İşlemler ve Opsiyon Piyasası” uygulanmalı
“VİOP devlet politikası olmalı”… Sermaye Piyasası Uzmanı ve Yatırım Danışmanı Özgür Yeleğen, günümüzdeki faizlerle TL ve döviz bazında borçlanmanın ve geri ödemesinin çok zor olduğunu söyleyerek, ülkemizde sistemik bir revizyon yapılması gerektiğini ifade etti. Yeleğen, Vadeli İşlemler ve Opsiyon Piyasası’nın (VİOP) bir devlet politikası olarak kullanılması ve 2024 yılı bütçesinde yer alması gerektiğini vurguladı.
Cemre CEMALİ
Borç faizlerinin aşırı derecede yükselmesi, vatandaşı bankalardan uzak tutarken, KKTC’nin kendi para politikası belirleyecek unsurlara sahip olmaması nedeniyle bu duruma müdahale de edilemiyor.
KIBRIS’a konuşan Sermaye Piyasası Uzmanı ve Yatırım Danışmanı Özgür Yeleğen, Borsa İstanbul bünyesinde olan “Vadeli İşlemler ve Opsiyon Piyasası (VİOP) uygulamasından bahsetti. Burada amacın ihracatçı kurumlarla ithalatçı kurumların kendi kur risklerinin organize borsada “hedge ettiklerini” yani koruduklarını söyleyen Yeleğen, KKTC’deki bankaların, Türkiye’deki bankalar gibi yurt dışından ucuza borçlanamadıklarını kaydetti.
Yeleğen, “Yapılması gereken sistemik bir revizyondur. Ana konu Vadeli İşlemler ve Opsiyon Piyasası’nın bir devlet politikası olarak kullanılmasıdır. 2024 bütçesine bu konunun alınması gerekiyor” dedi.
Yeleğen: Kur sorunu önemli
Sermaye Piyasası Uzmanı ve Yatırım Danışmanı Özgür Yeleğen, kur sorununun ülkemizin en önemli sorunu olduğunu ifade ederek, bütün fiyat hareketlerini, kamu maliyesini, hane halkının bütçesini ve özel sektörün bilançosunu doğrudan etkilediğini belirtti.
Yeleğen, “Kullanımı bizde, kontrolü ana vatanda olan bir para biriminin üzerinde para ve maliye politikası oluşturmak çok kolay değil” diyerek, kurun kontrolü ile ilgili olarak finansal mühendislik ürünleri bulunduğuna dikkat çekti.
Özgür Yeleğen, bu ürünlerden en ulaşılabilir olanının Borsa İstanbul bünyesinde olan “Vadeli İşlemler ve Opsiyon Piyasası olduğunu ifade ederek, amacın ihracatçı kurumlarla ithalatçı kurumların kendi kur risklerinin organize borsada “hedge ettiklerini” yani koruduklarını açıkladı.
Aradaki kur farkını ihracatçı pozisyonundaki, yani kur fazlası olan kurumun ödediğini söyleyen Yeleğen “o da kurun düşmesine karşı kendini hedge ediyor” dedi.
“Vadeli İşlemler ve Opsiyon Piyasası kullanılmalı”
Yeleğen, bunun Türkiye ve dünyada kullanıldığı gibi ülkemizde de kamu maliyesi politikasında kullanılabileceğinin altını çizerek “Bunu ivedilikte öneriyorum. Uygulandığı zaman kur sorunu problemimiz olmayacak. Bu olmadan kendimizi kur konusunda garantiye alamayız. Karşı kurum Türkiye’deki ihracatçı firmalardır. Çünkü onlar da aynı borsada işlem yapıyor “ şeklinde konuştu.
Yeleğen bunu yapan kurum kuruluş sayısının banka olarak çok az olduğunu söyleyerek, bankaların vatandaş nezdinde değil, kendi bilançoları için bunu kullandığını söyledi.
Özgür Yeleğen, bu ürünün ortaya çıkmasının ana nedeninin ‘hedge’ yani korunma olduğunu söyleyerek, yatırım için ise KKTC’de gayrimenkul ve türevleri bir yatırım amacı olarak kullanıldığını kaydetti.
Dövizin bir yatırım aracı olmadığını ifade eden Yeleğen, “sistemden döviz alıp bankaya faize koymak yatırım işlemi değildir” dedi.
“Şu an borçlanmak zor”
Yeleğen, borçlanma konusunda uyarılarda bulunarak şöyle devam etti:
“Bugünkü TL faizleri ile borçlanmak hemen hemen imkansız. Borçlanılsa bile bunun geri ödemesi çok güç. Döviz bazında da şu an borçlanmak zor çünkü ülkemizde yerel bankaların maliyetleri çok yüksek. Bunun nedeni ise sendikasyon kredisi alamamaktır. Yani bankalarımız, şube bankalarımız ya da Türkiye’deki bankalar gibi yurt dışından ucuza borçlanamıyorlar. Yapılması gereken sistemik bir revizyondur. Ana konu Vadeli İşlemler ve Opsiyon Piyasası’nın (VİOP) bir devlet politikası olarak kullanılmasıdır. 2024 bütçesine bu konunun alınması gerekiyor.”