Gündüz: Suça eğilim oldukça arttı
Sosyolog ve Siyaset Bilimi Uzmanı Hakan Gündüz, toplumun suça eğiliminin son yıllarda oldukça arttığını ve bunu defalarca dile getirdiklerini anımsatarak Lefkoşa Surlariçi’ndeki Zahra Sokak’ta son yaşanan olayların aslında vahametin sadece görünen yüzü olduğunu ifade etti.
Her yaşta olduğu gibi okul çağı çocuklarında da suç işleme oranının arttığına dikkat çeken Gündüz, bu nedenle olağan dışı tedbirlerin alınmış olması gerekliliğine vurgu yaptı.
Gündüz, “Bunlar çocuk ya da genç, büyük ihtimalle okula gidiyorlar değil mi?” diyerek okullarda işlenen suçların disiplin kurallarının gerektirdiği yaptırımları mutlaka alması gerektiğinin altını çizdi
Cahilce bir yaklaşımla “aman çocuğun geleceği ile oynamayalım, veli gelir şimdi olay çıkarır, üst yönetim siyaseten devreye girip olayı kapatmaya çalışır, okulumuzda böyle olayların varlığı duyulmasın” diyerek olaylara yaklaşılmadığına inandığını ifade eden Gündüz, buna karşın bu yaş grubunda da artan suç unsurlarının karamsar kaygılara düşülmesine neden olduğunu açıkladı.
“Çeteleşip en üst seviyeden şiddet uyguluyorlar”
Gündüz, suç tanımlamaların daha da hassas olduğu bir çağda yaşandığını söyleyerek, “her türlü taciz, şiddet, akran zorbalığı, madde kullanımı, davranış bozukluklarının geçmiş yıllara göre çok daha hassas bir seviyeye gelmiştir.” diye konuştu.
Tüm dünyanın bu konularla mücadele ettiğini kaydeden Gündüz, gençlerin çeteleşip şiddeti en üst seviyeden birbirlerine gösterebildiğine dikkat çekti.
Gündüz, “gençler tacizin yeni tanımını bilmiyor. Taciz eden yaptığının taciz olduğunun; taciz edilen ise tacize uğradığının farkında değil. Keza akran zorbalığı ve şiddette de durum farklı değil.” diyerek yaşanan onlarca suça rağmen temel görevi düzeni sağlamak olan devletin bu konuda hareket edemez noktada olduğunu savundu.
“Şiddeti olağanlaştırırsanız suçlu yetiştirirsiniz”
Sosyolog ve Siyaset Bilimi Uzmanı Hakan Gündüz sözlerine şöyle devam etti:
“Her gün gözlemliyoruz ki siyasiler ve devlet görevlileri de ne yazık ki suç teşkil eden eylemlerin bizzat içinde. Bunun iki yönlü bir sonucu var; birincisi suçu devleti yönetenler meşrulaştırıyorsa yönetilenler de tabii ki suçun içinde olacaktır. İkincisi suçun içinde olan devlet organları ve siyaset, kendine de bulaşacağını bile bile düzeni sağlama konusunda nasıl hareket edecektir. Kısaca bu yaş grubu için siz devlet olarak şiddeti olağanlaştırırsanız topluma ve kendine faydalı bireyler değil suçlu yetiştirirsiniz. Yeteri kadar suçlu ve suça eğilimli göç almıyormuşuz gibi bir de kendimiz suçlu yetiştirirsek zaten yaşamakta zorlandığımız bu toplumda nefes bile almak mümkün olmayacaktır.”