Alibaba’dan gençlere mesaj: Toprağı sevin ve üretin
Alibaba Farm işletmecisi kadın girişimci Bahar Alibaba, “Başlamak için en önemli yol şey hayal etmektir. Girişim yapmak isteyenler korkmasınlar, cesur olsunlar, ‘nasıl yaparım, başarabilir miyim’ gibi bir sorgulama içerisine girmesinler, hayallerinin ucundan tutup peşinden koşsunlar. Bir şey yapıp kaybetmek, hiçbir şey yapmamaktan daha iyidir.”
Zor gibi görünse de yaptığı işi severek yaptığını ve hiç zorlanmadığını belirten Bahar Alibaba, “Ben bütün ineklerimi çok seviyorum. Onlara kızlarım diyorum. Kızlarımla hayatı daha çok seviyorum. Biz burada gerçekten Alibaba’nın çiftliğini yarattık. Soyadımıza uygun bir işimiz oldu.” dedi.
Pınar SAVUN
Genç, hayat dolu, üreten, çiftliğindeki hayvanlar ile güçlü bir bağ kuran, onlarla reelsler hazırlayıp sosyal medyada paylaşan girişimci çiftçi bir kadın ile dopdolu bir gün geçirdik.
İnekleri birlikte besledik, sağdık, küçük buzağıları sevdik, traktörle dolaştık ve çok eğlendik. Günün sonunda sizlerin okumaktan büyük keyif alacağınızı düşündüğüm farklı bir röportaj ortaya çıktı.
Büyükbaş işletmeciliği yapan, girişimci, çiftçi bir kadın olan Bahar Alibaba ile güldük, güzel fotoğraflar çektik.
Çocukluğundan beri hayvan sevgisi olan Bahar Alibaba, lise mezunu ama veteriner hekim olmak için üniversiteye gitme planları yapıyor. Kitap okumayı çok seviyor. En çok da çello dinlerken macera kitapları okumayı…
Yeni bir çiftlik inşasına başladıklarını ve bunun için çok heyecanlı olduğunu söyleyen Alibaba, “Yeni çiftlik yapımının hayallerinin gerçeğe dönüşeceği süreç olduğunu” belirtti.
Mutlu hayvanların daha çok ürettiğini anlatan Alibaba, yeni çiftliği ile birlikte hayvanlarının refah ve mutluluğunun artacağı bunun da üretimlerine olumlu yansıyacağı görüşünde.
Kendi evinin süt ve süt ürünleri ihtiyacını çiftlikteki kendi sütünden karşılayan Alibaba, ürettikleri sütün tümünü de SÜTEK’e veriyor. Alibaba hellim yapımını kayınvalidesinden öğrendi.
Yozgat’tan gelin geldi
Bahar Alibaba, Türkiye Yozgat doğumlu. Gelin olarak geldiği adada hayvancılık yapmaya başlayan Alibaba, işini çok büyük bir tutku ve sevgi ile yapıyor. Yaptığı işin her ayrıntısını da hazırladığı neşeli reels videoları ile sosyal medyada takipçileriyle paylaşıyor.
Bahar Alibaba neden reels videolar hazırladığını “Severek yaptığım bir işi insanların da görmesini istedim. İnsanlara Kıbrıs’ta alternatif, üretime dayalı başka işler yapılabileceğini göstermek ve ilham vermek için reels videoları hazırlamaya karar verdim. Hem çiftlik hayatını hem de bir kadının çiftlik hayatı içinde neleri başarabileceğini göstermek, kadın bir işletmecinin de bu işleri yapabileceğini, bunu zorunda olduğu için değil, sevdiği için yaptığını göstermek istedim. Yaptığım reelslerin sevilmesi beni mutlu ediyor. Kurgusal değil, yaptığım işleri, gerçekten yaşadıklarımı paylaşıyorum.” diye anlattı.
Bahar Alibaba, uzun süre kendileri ile kalan süt inekleri rahatsızlandığı ya da öldüğü zaman onlarla kurduğu bağdan dolayı duygusal olarak etkilendiğini söyledi.
Kıbrıs Türk Girişimci İş Kadınları GİKAD üyesi de olan ve bundan dolayı büyük onur duyduğunu ifade eden Alibaba, sosyal faaliyetlerde de çok etkin birisi. GİKAD Koop yönetiminde yer alan Bahar Alibaba kooperatifin yaptığı son etkinliklerin birinde hellimin nasıl yapıldığını uygulamalı olarak katılımcılara göstermenin kendisini çok mutlu ettiğini belirtti.
Lafı fazla uzatmadan sözü Bahar Alibaba’ya bırakalım.
“Ben kızlarım olarak gördüğüm ineklerimi çok seviyorum”
Pınar Savun: Çok özel olduğunu düşündüğünüz sizin deyiminizle kızlarım dediğiniz inekleriniz arasında sizin için özel olan bir kızınız var mı?
Bahar Alibaba: Aslında hepsi özel ama benim için çok özel diyebileceğim iki tane kızım var. İkisini de çok seviyorum. Birinin sakinliğini çok seviyorum, diğeri ise hem çok sakin hem de tombiş ve nazlıdır.
Pınar Savun: Çiftliğinizde yaşadığınız çok ilginç bir anınız var mı?
Bahar Alibaba: Bu işe yeni başladığım günlerdi. Bir hayvan doğum yaparken, onun çok zorlandığını ve doğum yapamayacağını anladım. Hemen bir bıçak alarak onu sterilize ettim ve çatısına bir çentik attım ve dananın doğumunu sağladım. Sonrasında veteriner geldi, dikiş attı. Her şey olup bitince ben bayılmışım. Ama o olay beni çok etkiledi. Hem anayı hem de danayı yaşattığım için çok mutlu oldum.
Pınar Savun: Hatırı sayılır bir iş kazası yaşadınız mı?
Bahar Alibaba: Hayvanların aşı günü idi. Biz genç düveleri toplamaya çalışırken, onlar bizim onlarla oyun oynadığımızı sandı. İçlerinden bir tanesi üzerime atlayarak, beni yere düşürdü ve üzerimden geçti. Kendimi gübrelerin içerisinde gömülü buldum.
Pınar Savun: Bir girişim yapmak isteyen ve buna cesaret edemeyen kadınlara ne gibi önerilerde bulunursunuz?
Bahar Alibaba: Başlamak için en önemli olan şey hayal etmektir. Korkmasınlar, cesur olsunlar, “nasıl yaparım, başarabilir miyim” gibi bir sorgulama içerisine girmesinler, hayallerinin ucundan tutup peşinden koşsunlar. Bir şey yapıp kaybetmek, hiçbir şey yapmamaktan daha iyidir.
Pınar Savun: İşinizin en zor yanı nedir?
Bahar Alibaba: Bir mesai saatinin olmamasıdır.
“Üretmenin sihri hiçbir şeyde yoktur”
Pınar Savun: İşinizin en güzel yanı nedir?
Bahar Alibaba: En güzel yanı üretmektir. Faydalı olmaktır. Üretmenin sihri ve güzelliği hiçbir şeyde yoktur.
Pınar Savun: Üretimi ne etkiliyor?
Bahar Alibaba: Hayvanların psikolojik durumu üretimde verimliliği doğrudan etkiliyor. Mutlu hayvanlar daha verimli oluyor. Benim çiftlikteki kırmızı çizgim hayvanlara kötü davranılmasıdır. Buna kesinlikle izin vermem.
Pınar Savun: Hayatınız bir kitap olsa türü ve ismi ne olurdu?
Bahar Alibaba: Türü macera olurdu ismi de ‘Kızlarım ve ben’ olurdu. Çünkü üç kızım var ve hayvanlarım da benim kızlarımdır.
Pınar Savun: Bir hayvan olacak olsanız hangisi olurdunuz?
Bahar Alibaba: Gerçek anlamda bir inekle karakterimin örtüştüğünü düşünüyorum. Sürekli bir şeyler üreten, sevgi dolu, verimli ve sakin bir inek olurdum.
Pınar Savun: Kendinizi nasıl ödüllendirirsiniz?
Bahar Alibaba: Bütün işlerim bittiğinde kahvemi yapar ve yemleme koridoruna giderim. Orada tek başıma ineklerime bakarak kahvemi içerim. Bu bana bir terapi gibi gelir ve bu kendime verdiğim en güzel ödüldür.
Pınar Savun: Ömrünüzün tamamını düşündüğünüzde geçirdiğiniz en iyi yıl hangisidir, neden?
Bahar Alibaba: Son dört yıldır. Son dört yılda işimde her şeye tam anlamı ile hakim olduğum ve kendi kişisel yolculuğumda da olmak istediğim noktaya geldiğimi düşündüğüm için bu yıllar benim için en iyi geçirdiğim yıllardır.
Pınar Savun: Büyük ikramiye size çıksaydı ne yapardınız?Bahar Alibaba: Çiftliğime ek yatırım yapardım.
Pınar Savun: Neyi icat eden bir mucit olmak isterdiniz?
Bahar Alibaba: Hayvanların duygu ve düşüncelerini anlamamızı sağlayacak bir alet icat ederdim.
Pınar Savun: Hangi özelliğinizle gurur duyuyorsunuz?
Bahar Alibaba: Kimseye karşı önyargılı yaklaşmayan biriyim. Bu bana çoğu zaman zarar verse de bu özelliğimle gurur duyuyorum.
Pınar Savun: Hangi özelliğinizi değiştirmek isterdiniz?
Bahar Alibaba: Çok çabuk sinirlenen bir insanım bu özelliğimi değiştirmek isterdim.
Pınar Savun: İnsanların sizin hakkınızda bilmediği bir şeyi söyler misiniz?
Bahar Alibaba: Çok alıngan ve kırılganım ama bunu kimseye hissettirmem.
Pınar Savun: Reelslerinizle ilgili nasıl bir dönüş alıyorsunuz?
Bahar Alibaba: Herkes çok beğendiğini söylüyor ama beğen tuşuna herkes nedense basmıyor. Korkmasınlar, beğen tuşuna bassınlar.
Pınar Savun: Yapmaktan keyif aldığınız üç şeyi söyler misiniz?
Bahar Alibaba: Spor yapmak, hayvan doğurtmak ve ailemle zaman geçirmek.
“Müzik verimliliği artırıyor”
Pınar Savun: Dünyanın herhangi bir yerinde yaşama şansınız olsaydını nereyi seçerdiniz?
Bahar Alibaba: Almanya veya Avusturya. Oradaki köylerde olduğu gibi hayvanlarımı muhteşem doğaya açmak istedim.
Pınar Savun: Hayattaki en önemli şey sizce nedir?
Bahar Alibaba: Karşılıksız ve koşulsuz sevmektir.
Pınar Savun: Kızlarınızın daha mutlu ve üretken olmaları için müzik çalar mısınız?
Bahar Alibaba: Çalarım. Onlara çello dinletirim. Onlar da ben de çok mutlu oluruz. Müziğin etkisi ile hayvanlarımın daha üretken ve mutlu olduklarını gözlemliyorum.
Pınar Savun: Gençlere bir mesajınız olacak mı?
Bahar Alibaba: Toprağı, doğayı, hayvanları sevsinler ve üretsinler. Memur olmak yerine üretici olsunlar.
Alibaba’nın bir çiftliği var, çiftliğinde inekleri var!
Bahar Alibaba 36 yaşında, evli, üç çocuk annesi. Büyükbaş hayvan üreticiliği ile uğraşıyor ve işini çok severek yapıyor. Hayvancılık yapmaya yedi yıl önce karar vermiş. O gün bugündür, eşinin baba mesleği olan hayvancılığı eşi ile birlikte yapıyor.
Üretmekten büyük keyif aldığını söyleyen Bahar Alibaba, “Biz bu işe girdikten sonra Alibaba’nın çiftliği şarkısını kurduğumuz çiftlikle hayata geçirdik.” diyerek, saat mefhumu olmadan çalıştıklarını anlattı. Hayvancılığın zor bir iş olduğuna işaret eden Bahar Alibaba, bu işin ancak severek yapılabileceğini söyledi. Bir kadın için zor gibi görünse de yaptığı işi severek yaptığını ve hiç zorlanmadığını belirten Bahar Alibaba, “Ben bütün ineklerimi çok seviyorum. Onlara kızlarım diyorum. Kızlarımla beraber çok mutlu bir şekilde hayatıma devam ediyorum. Biz burada gerçekten Alibaba’nın çiftliğini yarattık. Soyadımıza uygun işimiz oldu.” dedi.
“Doğum olayı gerçek bir mucize”
Bahar Alibaba, güne çok erken başlıyor. Sabah 04.00’te çiftlikte olan Alibaba, “bizim günlerimiz çok uzun. Tatilimiz, hafta sonumuz, bayramımız yok. Ama biz işimizi, hayvanlarımızı seviyoruz. Büyük bir keyifle işimizi yapıyoruz. Beni en çok mutlu eden olay ise onların doğum anlarına şahitlik etmektir. Doğum olayı gerçek bir mucize. Gerçek bir mucizeye şahitlik etmek isteyenler mutlaka doğum olayını izlemelidirler.” diye konuştu.