Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı, “Limanların özelleştirilmesi için karar verdik ama Özelleştirme Komitesi, kaplumbağa gibi hareket ediyor” diyerek, bürokrasiden şikayet etti.
“İnsanlar bize küfür ediyor”… Arıklı, “Bürokrasiyi aşabilsek birçok şeyi yıllar önce bitirebildik. Bir ihale açıp, danışmanlık firması isteyecekler ‘Beceremiyorsak Türkiye’den isteyelim’ diyoruz, ‘hayır biz yapacağız’ diyorlar. Ne zaman yapacaksınız? Liman çöküyor, utanıyorum. Her çıkan insan bize küfür ederek, hakaret ederek çıkıyor. Bu bizi hiç mi rahatsız etmiyor?” dedi
“5 milyon TL’ye nasıl yol yapacağım?”… Vatandaşların yol sorunu konusuna değinen Artıklı, Girne-Alsancak yolunun kalan 2 kilometrelik kısmının 250 milyon TL’ye mal olacağını belirterek, bu yolun tamamlanacağını kaydetti. Arıklı, “Bütçede Karayolları için 5 milyon TL ayrıldı. Bana ayrılan 5 milyon TL ile nasıl yol yapacağım?” diye sordu.
Öykü KENDİR
Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı, KIBRIS TV ekranlarında yayınlanan ve Haluk Yerli’nin hazırlayıp sunduğu ‘Sabah Sabah’ adlı programa katılarak, önemli açıklamalar yaptı.
Bakan Arıklı, Telekomünikasyon Dairesi’nde ortaya çıkan olayı değerlendirdi. Arıklı, “Depo görevlisi arkadaş emekliye çıkma hazırlığı içerisindeydi, yeni bir depo görevlisi atanması gerekiyordu. Yeni atanan arkadaş, ‘ben sayım isterim’ dedi. Emekliye ayrılacak olan arkadaş ‘ben sayılı teslim almadım, neden sayılı teslim edeyim’ dedi. Şimşek çaktı kafamızda…” açıklamasını yaptı.
“Gerçekten orada bir fecaat yaşandığını öğrendik” ifadelerini kullanan Bakan Arıklı, Maliye Teftiş Kurulu’nun talep üzerinde 3 kişilik bir ekip gönderdiğini belirtti.
Arıklı, “Sağ olsun Özdemir (Berova) Bey’de derhal 3 kişilik bir ekip gönderdi. Ekip, depoyu görünce şok oldu. ‘Biz bunu sayamayız’ dediler. Çünkü sayılacak bir şey yok… İstiflenmiş. milyonlarca dolarlık malzeme adeta atılmış…” dedi.
“Aynı şeyle Teknecik ve İlaç Eczacılık deposunda da karşılaşmıştım”
Ekonomi ve Enerji Bakanlığı yaptığı dönemde aynı tablo ile Teknecik Elektrik Santrali’ndeki depoda da karşılaştığını ifade eden Arıklı, açıklamasına şöyle devam etti:
“Doğru düzgün depo sayımı yok… Muhalefetteyken İlaç Eczacılık Dairesi’nin deposunda da aynı şeyle karşılamıştım. Meclis’e bir araştırma önergesi vermiştim. Komite kurulmuş ve fecaatin boyutlarını görmüştük. Burada kurulan komitede 200 milyon liralık ilacı çöpe attık ama sorumlu bulunamadı ve kapatıldı. Şimdi Teknecik’e gidin bakın milyonlarca liralık malzeme adeta atılı duruyor.”
Bakan Arıklı, “Öyle bir sistem kurulmuş ki gelenin gidenin haddi hesabı yok. Her yıl aynı malzemeleri tekrar tekrar ihale ediyorsunuz. O mallar geliyor, depoya atılıyor. Olan da bu devletin, halkın 100 milyonlarca lirasına oluyor” ifadelerini kullandı.
“Arkadaşlarımız inceliyor”
Basit bir süpermarketin depo sayım sistemi kurabildiğini ancak devletin bunu yapamadığından yakınan Arıklı, “Şimdi arkadaşlarımız inceliyor. Özdemir Bey, ‘bu konuda fazla bir açıklama yapmayalım, müfettişlerin üzerinde baskı oluşmasın. Birkaç gün içerisinde netice ortaya çıkar ondan sonra değerlendiririz’ dedi. Ben de tamam dedim” açıklamasını yaptı.
“Böyle bir şey olabilir mi?”
Arıklı, “Üzgünüm yani gittim kendi gözümle gördüm. Bakır kablolar mesela… Toprağa neden gömülüyor? Oradakilere soruyorum; “Temizlik yapılırken kablolar toprağın altında kaldı” diyorlar. Böyle bir şey olabilir mi? Orada tonlarca bakır tel var. Hurda değil ya ne zaman isterseniz bunu 100’lerce dolara satarsınız” dedi.
“1993-1995’te üretilmiş mallar var”
Bu olayın 35-40 yıllık bir mesele olduğunu vurgulayan Bakan Arıklı, yeni atanacak olan ambar sorumlusunun hassasiyeti sayesinde olayın ortaya çıktığını dile getirdi.
Arıklı, Maliye Teftiş Kurulu ekipleri tarafından malların sayıldığını belirterek, “En azından bir envanter sayımız olacak… Depoda 1993-1995’te üretilmiş mallar var… Üzgünüm gerçekten üzgünüm” diye konuştu.
“5 milyon TL ile nasıl yol yapacağım?”
Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Arıklı, Girne-Alsancak yolunun kalan 2 kilometrelik kısmının 250 milyon TL’ye mal olacağını belirterek, “Sağ olsun Sayın Başbakan. ‘Bu benim için prestij meselesi oldu’ dedi. Maliyenin bütün imkanlarını kullanarak, sağdan soldan para bularak; yolu Lapta’ya kadar uzatıyoruz” ifadelerini kullandı.
Bütçede Karayolları için 5 milyon TL ayrılmasından şikayet eden Bakan Arıklı, “Bana ayrılan 5 milyon TL ile ben nasıl yol yapacağım?” diye sordu.
“Yeni bir frekans ihalesine çıkılacak”
Bakan Arıklı, geçtiğimiz günlerde Bakanlar Kurulu’nda adeta isyan ettiğini dile getirerek, “Ben para bulurum. Hiç hesapta olmayan 4,5-5G ihalesini yaptım. Bu şekilde maliyeye 1 milyar TL kaynak sağladım. Ancak buhar oldu gitti… Bunu bana verin ki yolları, limanları yapabileyim” dedi.
İnternet altyapı sağlayıcılarıyla ilgili yeni bir frekans ihalesine çıkılacağını duyuran Arıklı, “Oradan da birkaç yüz milyon lira gelir gelecek, Maliye’ye gidecek ve buharlaşacak. Benim limanlarım orada bekliyor, yollarım çukur, karanlık… Vatandaşlar veryansın gidecek” şeklinde konuştu.
Arıklı, “Vatandaşlar bizi bahane bulalım diye buraya seçip göndermedi. Haklılar. Yukarıdaki mücadele vatandaşı ilgilendirmez. Vatandaş hizmet almak istiyor. Hükümetlerin görevi bahane bulmak değil. Halka hak ettiği hizmet verebilmektir” değerlendirmesini de yaptı.
Liman esnafına gönderme: “Dükkanınızı bile biz tamir ettik”
Uzun bir süredir restorasyon çalışmalarının devam ettiği Girne Antik Liman’ın her şeye rağmen çok güzel olduğunun altını çizen Arıklı, limandaki işletmecilerin isteklerine tepki gösterdi.
Arıklı, “Eski alışkanlıkları olan deniz kenarına konuşlanmayı devam ettirmek istiyorlar. Ne münasebet kardeşim? Orası kamu yararına yapılmış bir iştir ve kamunun hizmetinde olmalı. Yayalar deniz kenarında yürüyerek, manzarayı seyretmelidir” dedi.
İşletmelerin istekleri yerine getirilmemesi durumunda dükkanlarını açmayacaklarını söylemelerine de işaret eden Arıklı, “Açma kardeşim! Sizin dükkanınızı bile biz tamir ettik… Oy tam bir silah haline gelmiş. Destek vermeyeceksen verme kardeşim. Sayın Fikri (Ataoğlu) Bey’e tam destek veriyorum, inşallah geri adım atmaz” açıklamasını yaptı.
Arıklı, limanın en büyük eksikliğinin otorite boşluğu olduğuna da dikkat çekerek, kurulacak komite ile bu sorunun çözüleceğini ifade etti.
“Özelleştirme Komitesi, kaplumbağa gibi hareket ediyor”
Bakan Arıklı, limanların özelleştirilmesine ilişkin önemli açıklamalar yaparak, şunları söyledi:
“Bürokrasiyi aşabilsek birçok şeyi yıllar önce bitirebildik. Bizim irademizin dışında birtakım yetkili çevreler var. Biz kararı verdik, şimdi sıra Özelleştirme Komitesi’nde… Aylar öncesinden başlamamıza rağmen komite kaplumbağa gibi hareket ediyor. Bir ihale açıp ve danışmanlık firması isteyecekler ‘Beceremiyorsak Türkiye’den isteyelim’ diyoruz, ‘hayır biz yapacağız’ diyorlar. Ne zaman yapacaksınız? Liman çöküyor, utanıyorum. Her çıkan insan bize küfür ederek, hakaret ederek çıkıyor. Bu bizi hiç mi rahatsız etmiyor?”
‘Sadist’ ve ‘mazoşistler’!
Yeni Ercan Havalimanı’na ilk kez 329 yolcu kapasiteli Airbus A-350 geniş gövdeli uçağın inmesi konusunu da değerlendiren Arıklı, şunları söyledi:
“İlk önce Salı günü Meclise dönelim. Sevgili Salahi Şahiner, kürsüden Ercan Havalimanı’nı yerden yere vurdu. Alaycı bir tavırla ‘hani geniş gövdeli uçak inecekti?’ diye sordu. ‘Yarın iniyor geliyor musun’ dedim, meğer nazar değdirmişim… 300 küsür yolcuyla geldi, biz de bir tören yaptık. Çünkü bizim için çok çok önemli. Özellikle bilet fiyatları açısından çok önemli.”
Arıklı, yaşanan kazanın detaylarını da anlatarak, “Uçak geldi, İstanbul Handling personeli kaza yaptı. Uçağın kapısına çarptı, kapı eğildi. Maalesef uçak geri gidemedi… İndi ama kalkamadı…” dedi.
Arıklı, toplumda bir kesimin ‘sadist’, diğer kesimin ise ‘mazoşist’ olduğunu öne sürerek, şöyle devam etti:
“Devlete hakaret etmekten zevk alıyorlar, sosyal medya da bu işin tam aracı… Bir kaza olmuş sonuçta bizimle bir alakası yok. Kapı açılırken orada araçla değmiş ve kapak eğilmiş. Havacılıkta büyük bir şey. Uçak kalkmadı.”
Muhalefete eleştiri: “Ercan geliri ile maaşlarınız ödeniyor”
Muhalefetin Ercan Havalimanı’nı çok sert eleştirmesine yanıt veren Arıklı, açıklamasının devamında ise şunlara dikkat çekti:
“Bu Ercan Havalimanı’nı itibarsızlaştırmak için muhalefet olarak adeta bir yarış halindeler. Ellerine ne geçecek bilmiyorum, nasıl bir zevk alıyorlar anlamıyorum. Sizin döneminizde yani 2008-2009 yıllarında Ercan Havalimanı yılda 10 milyon dolar zarar ediyordu. Şu anda 2012’deki özelleştirmeden sonra bu zamana kadar elde etiğimiz gelir 271 milyon Euro’dur. Her yıl çatır çatır para kazanıyoruz. Kar ettiğimiz, gelir elde ettiğimiz en önemli kurum. Buralardan elde edinilen gelirle sizin maaşlarını ödüyoruz. Yerden yere vuruyorsunuz… Bu işten ne zevk alıyorsunuz anlamak mümkün değil. Buna da ‘muhalefet’ diyorsunuz. Benden önce defalarca hükümete geldiniz. Neden bu sözleşmeyi iptal etmediniz? Bu işletmeyi kulağından tutup neden atmadınız? Çünkü yapamazsınız. Sözleşme ortada.”
Ercan Havalimanı işletmecisinin ikna edilmesinin kolay olmadığını belirten Arıklı, “En az 100 kişilik bir ekip… Aylarca uğraşarak bir noktaya gelindi. Muhalefet ‘59 milyona iki bakan gitti el sıkıştı’ diyor. Bu kadar basit mi ya?” diye sordu.
Arıklı, yeni Ercan Havalimanı’nın devasa bir eser olduğunun altını çizerek, yüzde 90 oranında eksikliklerin giderildiğini, yüzde 10’luk kısmın ise kısa bir süre içerisinde giderileceğini söyledi.
“Hava ambargolarıyla ilgili yapacağımız çalışmalar var”
Arıklı, Türkiye Devlet Hava Meydanları’nın Ercan’ı denetleyerek, kesin kabulünü yapacağını ardından ise İngiltere’den uluslararası akreditasyona sahip bir firmanın davet edileceğini aktardı, şöyle devam etti:
“Uluslararası akreditasyona sahip firma gelecek, tepeden tırnağına inceleyecek ve bir rapor verecek. Bununla birlikte uluslararası havalimanı olduğumuzu tüm dünyaya ilan edeceğiz. Hava ambargolarıyla ilgili yapacağımız çalışmalar var onları şimdi açıklamıyorum. Uluslararası hukukta biz haklıyız ve ciddi bir hukuk savaşı vereceğiz.”
Ercan’a çekici, kirletene para cezası…
Ercan Havalimanı’nda şu anda 70-80 tane güvenlik görevlisi olduğunu ancak sözleşmede 150 olarak belirlendiğini aktaran Arıklı, ilgili firma ile sıkıntının sürdüğünü söyledi.
“Biz neticeye bakıyoruz, havalimanında bir sıkıntı yaşanmıyor” diyen Arıklı, muhalefetin yaptığı itibarsızlaştırma çalışması neticesinde toplumun belli bir kesiminde Ercan ve işletmecisine karşı bir antipati oluştuğunu da belirtti.
Arıklı, tuvaletlerin bir kısmının kırıldığını, bazı yerlere tekme atıldığını dile getirerek, “Bilinçli olarak yapılıyor…” dedi.
Ercan Havalimanı’ndaki araç yoğunluğunun önüne geçmek adına birtakım düzenlemeler yapılacağını da açıklayan Arıklı, “Araç çekicisi koyacağız, İzin Kurulu’nu bekliyoruz. Birkaç gün içerisinde izin vereceğiz. Havalimanı’nı kirletenlere de para cezası verilecek. Özel güvenliklerin de birkaç hafta içerisinde tamamlanmasını umut ediyoruz” ifadelerini kullandı.
TDT daveti… “Yakın zamanda bir açılım daha olacak”
KKTC’nin Akorda Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda “Türk Devri” temasıyla düzenlenen Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Devlet Başkanları Konseyi 10. Zirvesi’ne katılmamasına dikkat çeken Arıklı, şunları söyledi:
“Zaman istiyor… Bize çok samimi üç ülke var, onun dışında bir üç ülke daha var. Rusya’nın tepkisine göre hareket ediyorlar. Attıkları hem adımda Rusya’nın tepkisini hesap ediyorlar. Bize de bu açıdan mesafeliler. Rusya’nın KKTC’ye yaklaşımı, Türkiye’nin Rusya’nın sorunlarına yaklaşımıyla ilgili. Rusya, ‘ben KKTC’ye yönelik açılım yaptığımda Türkiye’de benim sorunlarıma paralel yaklaşım gözetsin’ diyor.”
Arıklı, ilk önce Azerbaycan açılımının hazmedilmesi gerektiğini aktararak, yakın zamanda bir açılımın daha olacağını açıkladı.
