Babasının müteahhitlik firmasında 14 yaşında çalışmaya başlayan Ceyhun Tunalı, şantiyede başlayan iş yaşamında inşaat sektörünün yanı sıra farklı alanlarda da faaliyet gösteren işlere imza atmayı başardı:
“Hayatımda hep girişimciliğim olmuştur”… Aile şirketi Tunalı İnşaat ile yola çıkan, sonrasında bir yalıtım şirketi ve 4 ortaklı İskele’deki Four Vision ile devam eden Ceyhun Tunalı, bilgisayar oyunları üretimine de el attı. “Hayatımda hep girişimcilik olmuştur” diyen Tunalı, günlük hayatının büyük bir bölümünün iş ile geçtiğini anlattı.
“Kazanılan her şey bir anda kaybedilir”… “Yeni nesil her şeye hemen erişmek istiyor” diyen Tunalı, iş hayatına atılmak isteyen gençlere bazı tavsiyelerde bulundu. Tunalı, “Her şey yavaş yavaş olmalı. Bir anda kazanılan her şey, geri kaybedilir. Gayretli olsunlar, yılmasınlar. Kayıplar olabilir ama çalışan insan kazanır” dedi.
Emine Gül ÖZER
14 yaşında inşaatlarda çalışarak her şeyi uygulamalı öğrenen Ceyhun Tunalı, girişimcilik merdivenlerinin basamaklarını küçük yaşlarda tırmanmaya başladı.
Müteahhit babasından ötürü küçük yaşlarda inşaat şantiyelerine adım atan başarılı genç girişimcilerimizden Tunalı, farklı alanlarda da yatırımlar yapmayı seviyor.
2010 yılında tamamen aile şirketi olan Tunalı İnşaat’ın direktörlüğünü üstlenen Tunalı, daha sonra da yalıtım sektörüne yöneldi. Tunalı, ülkemizde yalıtım işinde eksiklik gördüğünü ve bu alana da yönelerek sektörde çok başarılı noktalara ulaştığını kaydetti.
“Hayatımın her alanında girişimcilik var” diyen Tunalı, gelişen teknolojiyle birlikte adada genç neslin ilgisini çekecek ve bir ilke imza atacak bilgisayar oyunu tasarladıklarının da altını çizdi.
“Hayattaki olmazsa olmazınız nedir?” sorusuna, “işim” cevabını veren Tunalı, hayatının büyük bir bölümünü iş odaklı yaşadığını belirtti.
Genç nesle girişimcilik adına tavsiyelerde de bulunan Tunalı, “Gayretli olsunlar, yılmasınlar. Maddi ve manevi kaybedebilirler ama çalışan insan kazanıyor” ifadelerini kullandı.
“Sektöre girişim çok erken oldu”
Babasının mesleğinden ötürü girişimciliğe erken atılan Tunalı, süreci anlattı:
“Sektöre girişim çok erken oldu. 14 yaşlarındayken babam müteahhitlik yaptığı için her tatilimde sağ olsun inşaatın tozunu yutturdu. Her tatilde inşaatlara gitmeye devam ettim. Kalıpçılıktan tutun demirciliğine kadar, ustaların yanında çalışarak her bölümü yerinde gördüm her işi deneyimledim. Her şeyi bir fiil uygulamalı görerek geldim. Hayatıma hep şu etkisi ve katkısı oldu; bir şeyin nasıl yapıldığını bildiğinizde hem zorluklarını, hem nasıl daha iyi yapacağınızı çok daha iyi görüyorsunuz. Analiz yeteneğiniz de artıyor. İlk o yaşlarda başladım. Sonrasında da okul ve eğitim dönemlerim devam etti”.
Aktif olarak 2004-2005 yılında aile şirketleri Tunalı İnşaat’ta çalışmaya başladığını vurgulayan Tunalı, şunları kaydetti:
“Tunalı İnşaat, aile şirketimiz olarak da en büyük değer oldu benim için. 2010 yılında tamamen direktör olarak şirketin yönetimini ailemle birlikte üstlendim. Daha önceleri Tunalı İnşaat olarak daha az yap – sat işindeydik. Daha çok devlet ihaleleri, askeri ihaleler ve müteahhitlik hizmetleri veriyorduk. 2008 yılında inşaatın dışında yalıtım sektöründe açık gördüm Kuzey Kıbrıs’ta. Bir yalıtım firması kurmaya karar verdim ve o gün bugündür, o da büyüyerek devam etmekte.. 2016’dan sonra yap – sat sektöründe daha aktifleştik. 2016’dan 2018 civarına kadar İskele bölgesine Four Vision Development Şirketi’nin diğer ortaklarıyla birlikte yap – sat sektörüne ciddi bir yatırım yaptık. Geldiğimiz yıllar içinde de devam ettirdik bu durumu.”
“Hayatımda hep bir girişimciliğim olmuştur”
Tek bir alanda sabit kalmayan, eksik gördüğü her girişimciliğe atılan ve kendi işinde dahi neleri değiştirebilirim diye uğraşan Tunalı, şöyle dedi:
“Hayatımda hep bir girişimciliğim olmuştur. Başarma isteğini seviyorum. Hep bir şeyleri nasıl daha iyi yapabilirim? Ülkeme ne katabilirim? Geleceğe, çocuklarıma, gelecek nesillere neler bırakabilirim? Nasıl daha iyi olur diye düşünerek hareket ederim. Kendime göre bir kıstasım var ve tüm yaptığım işlerde en iyiyi yakalamaya çalışırım. Ona göre de benimle çalışan takım arkadaşlarıma da bunu anlatmaya çalışırım. Yapacaksak en iyisini yapalım. Yapmak için yapmayalım hiçbir şeyi. Hangi sektöre girsem, neler yapsam diye düşünüyorum. İnşaat sektörünü hayatımda nasıl çeşitlendirebilirim diye düşünüyorum”.
Bilgisayar oyunu tasarımı…
Yaptığı faaliyetlerden bahsederken, Türkiye’de ilk 10’a girecek bir girişimcik adımı attıklarını da kaydeden Ceyhun Tunalı, şöyle konuştu:
“2009 yılında Genç İş Adamları Derneği’ne üye oldum, 2012 yılında da yönetim kurulu başkanlığına seçildim. 2 yıl boyunca o devam etti. Sonrasında kendi sektörümüz olan İnşaat Müteahhitleri Birliği’nin de yönetimine seçildim. Bugüne kadar da bu şekilde devam ediyor. Hep bunları düşünürken hayatımıza teknolojide girdi. 2014-2015 yılında teknoloji alanında neler yapabilirim diye düşündüm”.
Bu noktada bir oyun üretme fikrinin ortaya çıktığını anlatan Ceyhun Tunalı, bilgisayar ve play station olarak tasarlanan bir oyunu dünyanın en büyük oyun mecrasına kabul ettirdiklerini vurgulayarak, “2016 – 2017 yılında Kuzey Kıbrıs’ta hiç yapılmamış, denenmemiş, Türkiye’de bile 2 tane uygulaması olan bir oyun yazılımını denedik. Kıbrıslı bir yazılımcı arkadaşımızla pc üzerinden oynanabilecek bir oyun tasarladık. Fikri vardı, tasarımı vardı sadece bir melek yatırımcıya ihtiyacı vardı. Ona destek olarak bu alanda da bir girişim gerçekleştirdik. Bugüne kadar da oyunumuzu geliştirdik. 2021 Aralık ayı içerisinde dünyanın en büyük oyun mecrasına oyunumuzu kabul ettirebildik. Baktığınızda çap olarak Türkiye’de ilk 10’a girecek bir yatırımdı” ifadelerini kullandı.
“Pandemiden sonra sektör ivme kazandı”
Ekonomik durumun sektöre yansımalarına ayna tutan Tunalı, “Ekonominin artık ayrılması gerekiyor. Pandemi öncesi pandemi sonrası diye ayrılması gerek. Pandemi sonrası Kuzey Kıbrıs’a bir avantaj oldu diye düşünüyorum. Özellikle bizim sektörde. Çünkü ada ülkesi olmamızın verdiği rahatlık, insanları buraya doğru gelmeye cezbetti. Gelmişken, havası, güneşinden yararlanmışken, insanlar, konut sektöründe de alımlar arttı. Pandemiden sonra inşaat sektörü büyük bir ivme kazandı” ifadelerini kullandı.
KKTC’nin iyi yönetilmesi durumunda kendi kaynaklarıyla her şeyi karşılayabilecek bir potansiyel olduğuna dikkat çeken Ceyhun Tunalı, “ Yönetimin performansını arttırılması gerek. Önümüzdeki dönemde bir tanınma olmasa bile, dünya tarafından bilinirliğimiz artacak, hazırlıklı olmalıyız” diye konuştu.
“Uçağa binmek en büyük fobim”
İş yaşantısı dışında özel hayatından da söz eden Tunalı, işten geri kalan zamanlarda yapmaktan keyif aldığı aktiviteleri anlattı:
“Hayattaki olmazsa olmazım işimdir. İşimi çok severek yapıyorum ve bu bana herhangi bir zorlayıcılık vermiyor. İş dışında da çok fazla bir şey yaptığım söylenemez, hayatımın hemen her anı iş odaklı geçiyor. Kalktığım andan itibaren işi düşünerek uyanırım. Hafta sonları günümü çocuklarımla geçiriyorum. En fazla vakit ayırabileceğim çocuklarım ve ailem var. Onun dışında 24 saatim de iş odaklı geçiyor.”
Formula 1 izlemeye bayıldığını söyleyen Tunalı, uçağa binmenin en büyük fobisi olduğunu anlattı. Bundan dolayı çok sevdiği Formula1 yarışlarını canlı izleyemediğini dile getiren genç yatırımcı, “Bu sene uçağa binmek için iki denemem oldu. İleriki senelerde bu fobimi de yenip formula1 yarışlarını gidip yerinde göreceğimi ümit ediyorum” dedi.
“Çok anlayışlı bir insanım”
Kendinde sevdiği ve sevmediği yönlerine dikkat çeken genç girişimci, “en sevdiğim özelliğim çok anlayışlı bir insanım. Onun da belli sınırları var. Elimden geldiği kadar herkesi anlamaya çalışırım. Çok baskıcıyım. Bir şeyi hemen bitirmek isterim. Elimdeki bir şeyi detayına kadar görmek isterim. Sevdiğim bir özelliktir benim için ama çevremdeki çoğu insan için öyle karşılanmıyor” şeklinde konuştu.
İnsanlarla sohbet etmeyi ve yeni şeyler öğrenmeyi çok sevdiğini belirten Tunalı, “En çok çocuklarımla vakit geçirmeyi seviyorum. Yeni yerler keşfetmek hoşuma gidiyor. Dediğim gibi genel olarak iş odaklı bir insanım, sosyal yaşantımda bile iş odaklı düşünüyorum” dedi.
Yeni girişimcilere mesaj: “Kazanılan her şey bir anda kaybedilir”
Ceyhun Tunalı, sohbetin sonunda genç girişimcilere tavsiyelerde bulundu:
“Yeni nesil her şeye hemen erişmek istiyor. Bu en doğal hakları ama şunu da hiçbir zaman unutmamak gerekir. Bir coğrafyada yaşıyoruz. Bu coğrafya bazen avantaj, bazen dezavantaj sağlar. Bizim adamızın en büyük sorunu nüfus fakiriyiz. Nüfus artarsa, (turist, öğrenci, yerli) ülkemizin de o negatif yanlarının daha pozitife çevrileceğini düşünüyorum. Yeni girişimci arkadaşlarıma şunu söyleyebilirim; bu bir anda olacak bir şey değil. Her şey yavaş yavaş olmalı. Bir anda kazanılan her şey, geri kaybedilir. Çok çalışınca her şey olur diye ben de düşünürdüm ama tecrübe olmadan, bir şeyler yaşanmadan, kaybetmeden, kazanmadan olmuyor. Gayretli olsunlar, yılmasınlar. Kaybedebilirler, maddi ve manevi. Ama çalışan insan kazanıyor.”
