Denize boşaltım tespit edilebilecek
Denizlerimizin temiz kalmasını sağlamak için kurulan Sürekli Atık Su İzleme Merkezi’nin kurulumu bu ay içinde tamamlanacak. Böylelikle denize kıyı olan oteller kontrol altına alınacak ancak İskele bölgesi için durum vahim!
- “Ocak 2024’te anlık veri aktarılacak”… Çevre Koruma Dairesi Müdürü Abdullah Aktolgalı, denize kıyısı olan ve atık suyunu boşaltmak için boru döşeyen tüm otellerde şu an kurulum aşamasında olan kabinlerin bu ay içinde tamamlanacağını ifade etti. Aktolgalı, böylece, hatların üzerine kurulacak kabinler aracılığıyla Sürekli Atık Su İzleme Merkezi sistemine anlık olarak veri aktarılacağını söyledi.
- “İskele’ye kanalizasyon ağı kurulmalı”…İskele’de cansız bir yapılaşma, denizle karanın hemen hemen aynı seviyede oluşu ve karasal kısımda açılan septik kuyuların yeraltından denizle birleştiğini belirten Aktolgalı, “Bu nedenle İskele’nin kontrol altına alınması, sadece sürekli atık su izleme sistemi ile olmaz, mümkün değil. İvedi bir şekilde orada kanalizasyon ağının kurulması gerekiyor.” dedi.
Cemre CEMALİ
Ülkemizde denize kıyısı olan ve atık suyunu boşaltmak için boru döşemiş tüm otellerde şu an kurulum aşamasında olan kabinlerin bu ayın içerisinde tamamlanması bekleniyor.
Kabinlerin kurulmasıyla Çevre Koruma Dairesi tarafından Turizm ve Çevre Bakanlığı’nda kurulan ‘Sürekli Atık Su İzleme Merkezi’ne anlık olarak veri aktarılacak.
Bu durum denizlerdeki kirliliğin kontrol altına alınması için çok büyük bir adım olsa da, İskele bölgesinde yaşanan deniz kirliliği için yine de tek başına yetersiz kalıyor.
KIBRIS’a konuşan Çevre Koruma Dairesi Müdürü Abdullah Aktolgalı, denize kıyısı olan ve atık suyunu boşaltmak için boru döşemiş olan tüm otellerdeki hatların üzerine kabin kurulumlarının tamamlanacağını ifade ederek, Sürekli Atık Su İzleme Merkezi’nin sistemine anlık olarak veri aktarılacağını söyledi.
Aktolgalı, İskele’nin kontrol altına alınmasının sadece sürekli atık su izleme sistemi ile olmasının mümkün olmayacağını, orada ivedilikle kanalizasyon ağının kurulması gerektiğini belirtti.
Abdullah Aktolgalı, Girne’nin ise fiziki durumundan ve sürekli atık su izleme sisteminin aktivasyonundan dolayı burada yüksek seviyede koruma sağlanabileceğini açıkladı.
“Deniz kirliliğinin birçok sebebi var”
Çevre Koruma Dairesi Müdürü Abdullah Aktolgalı, deniz kirliliğinin birçok sebebi olduğunu belirterek, ülkemizdeki denizlerde oluşan kirliliğin, karadan, açık denizden ve denize yakın tesislerin bıraktığı kirliliklerden oluştuğunu ifade etti.
Aktolgalı, açık denizlerden ülkemiz kıyılarına gelen yatların ve büyük gemilerin de kirliliklerini denizlerimize bıraktığını söyleyerek, bunun en büyük örneğinin, plaj temizliği yaparken kola kutusu, çikolata poşeti gibi ülkemize hiç ithal edilmeyen ürünlerin çöplerini sahillerde bulmaları olduğunu vurguladı.
Bu durumun ancak açık denizden geçen gemiler vasıtasıyla olabileceğini ortaya koyduğuna dikkat çeken Aktolgalı, “Özellikle Kapraz bölgesinde tonlarca atık içerisinde yaptığımız temizlik çalışmalarında bunu gördük” dedi.
Aktolgalı, denize yakın tesislerin bıraktığı kirliliklerin önüne geçmek ve anlık takibini yapabilmek amacıyla yakın zamanda kurulan Sürekli Atık Su İzleme Merkezi’nin, şu an açık denizden gelen kirliliğe müdahale edemeyeceğini, sadece yüzlerce tesisi kontrol edebilecek bir servere bağlı olduğunu açıkladı.
“Dalgıç vasıtasıyla tespit ettik”
Sürekli Atık Su İzleme Merkezi ile denizlerde kirliliğe neden olan faktörleri ortaya koymaya başladıklarının altını çizen Aktolgalı, “Daha önce dalgıç vasıtasıyla tespit ettiğimiz ve denize döşenmiş borusu olan otel ve tesisleri kabin vasıtasıyla 24 saat izleyebileceğimiz bir ana servere bağlama çalışmasına girdik. Yasal mevzuatı da oluşturuldu. Tesislere uyarıları yaptık, şu an kabinler kurulum aşamasında” dedi.
Aktolgalı, ilk etapta tespit ettikleri bütün tesislerin kontrol altına alınarak 24 saat izleme sistemine dahil olacağını ifade ederek, sistem merkezde veri tabanı oluşturan bir server iken, otellerdeki kabinlerin birer küçük laboratuar olduğunu kaydetti.
“Standart dışı deniz boşaltımı tespit edilebilecek”
Bu sayede standart dışı deniz boşaltımı yapıldığının anda tespit edilebileceğini ve gerekirse cezai yaptırımı da olacağını belirten Aktolgalı, “Kabinlerden önce denetleme yoktu. Çevre Koruma Dairesi olarak KKTC’ye kazandırdığımız en önemli tesislerden bir tanesidir” vurgusu yaptı.
Aktolgalı, bu sistemin hem tesise, hem arıtmayı iyi çalıştırmaya, hem de denizin kirletilmesini öğreten bir sistem olacağının altını çizerek, böylece denize bağlantısı olan tesislerin arıtmalarının iyi çalışıp çalışmadığının kontrol altına alınmış olacağını söyledi.
Çevre Koruma Dairesi Müdürü Abdullah Aktolgalı şöyle devam etti:
“Arıtması iyi çalıştırılmayan tesislerin arıtması durdurulmak zorunda kalacak, ya da borusu kesilmek zorunda olacak. Bir otel düşünün, sürekli atık su çıkarıyor ancak arıtamıyorsa nerede kullanacak? Ya kanalizasyona bağlanacak, ya da vidanjörler aracılığıyla uzaklaştırmaya çalışacak. Bu da tesisi aslında kapanma noktasına getirir.”
“İskele’de kanalizasyon ağının kurulması gerekiyor”
Aktolgalı, 2024 yılı ocak ayından itibaren kabinler aracılığıyla denizlere bırakılan atıkları 7/24 izlenebilecek durumda olmasına karşın İskele için durumun farklı olduğunu ifade ederek, İskele’deki durumu şöyle anlattı:
“İskele plajında bu şekilde kontrol altına almaya çalıştığımız sadece 1 otel var. Onun dışında, orada cansız bir yapılaşma, deniz seviyesi ile kara seviyesinin hemen hemen aynı seviyede oluşu, karasal kısımda açılan septik kuyuların yeraltından denizle birleşmesi en büyük faktörlerden biridir.
Bu nedenle İskele’nin kontrol altına alınması, sadece sürekli atık su izleme sistemi ile olmaz, mümkün değil. İvedi bir şekilde orada kanalizasyon ağının kurulması gerekiyor”.
“Girne kontrol altına alınacak”
Aktolgalı, İskele’nin durumuna kıyasla Girne Bölgesi’nde böyle bir seviye sorunu olmadığına dikkat çekerek, “Kuzey sahili daha rüzgârlı, dolayısıyla karasal septik kuyuların denize etkisi, İskele’de olduğundan daha az. Yani Girne kontrol altına alınacak.” dedi.
Fiziki durumundan ve sürekli atık su izleme sisteminin aktivasyonundan dolayı Girne’de yüksek seviyede koruma sağlanabileceklerini belirten Aktolgalı, “buna açık denizden gelen kirlilik hariçtir. Onun için de ayrı bir formül düşünmeye başladık.” vurgusu yaptı.