EkonomiSon Dakika Haberleri

Esnaf kan kaybediyor

2015-2023 yılları arasında 2 bin 381 esnaf kapısına kilit vururken, bunların büyük bir bölümü hizmetler sektöründen…

Çoğunluk yiyecek içecek sektöründen… Esnaf ve Zanaatkarlar Odası Genel Koordinatörü Hürrem Tulga, son 8 yılda 2 bin 381 işyerlerinin kapandığını belirterek, bunların yüzde 60’ının yiyecek içecek sektörü olduğunu söyledi. Tulga, 2023 yılında yeni açılan bin 500 iş yerinin ise çok büyük bir bölümünün danışmanlık ve emlak işleri gibi ülkede katma değer yaratmayan branşlar olduğunu ifade etti.

Seher AKBAĞ

Ekonomik krizin derinleştiği, Türk Lirası’nda yaşanan değer kaybı ve hayat pahalılığındaki aşırı artış esnafı zorluyor. Buna bir de kalifiye eleman sorunu eklenince işletmeleri çıkmaza sürükleniyor. Tüm bu sorunlarla baş edemeyen işletmeler kepenk indiriyor. Kapanan işyerleri daha çok yiyecek- içecek sektörü ve buna bağlı işletmeler. Kapanan işyerlerinin yanı sıra ekonomik krize rağmen bin 500 yeni iş yerinin açılması da dikkat çekici.

Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkarlar Odası (KTEZO) Genel Koordinatörü Hürrem Tulga’ya göre yeni kurulan iş yerleri danışmanlık ve emlak üzerine. Tulga’ya göre yeni iş kolları ülkeye yeterince katma değer yaratmıyor.

Tulga, Oda’nın tuttuğu rakamsal verileri KIBRIS okurları ile paylaştı.

KTEZO Genel Koordinatörü Hürrem Tulga, 2015-2023 yılları arasında kapanan işletmelere dair çarpıcı veriler paylaştı. Bu dönemde 8 bin 800 üyeden 2 bin 381’inin işyerlerini kapattığını belirtti. Kapanan işletmelerin bölgesel dağılımına ilişkin de bilgi veren Tulga, Lefkoşa’da faaliyet gösteren işletme sayısının 4 bin 505 olduğunu, ancak bin 193 işletmenin kepenk indirdiğini açıkladı. Tulga, şu an aktif olarak faaliyet gösteren işletme sayısının ise 3 bin 312 olduğunu kaydetti.

Girne’de 3 bin işletmeden bu süre zarfında 895’inin kapandığını belirten Tulga, Gazimağusa için ise belediyeden kaynaklı istatistiksel veri paylaşamadığını ifade etti. Tulga nedeni ise şu sözlerle anlattı:

“İş yeri izinlendirme belgesi önce bize gelir ve daha sonra belediyeye gider. Ama Gazimağusa Belediyesi uzun süre kendisini toparlayamadığı için bu mekanizma işlemedi. Dolayısı ile Gazimağusa için sağlıklı verimiz yok.”

“En çok kapanma yiyecek-içecek sektöründe”

Kapanan işletmelerin sektörel dağılımına dair de bilgiler paylaşan Tulga, yiyecek içecek sektöründeki kapanmaların 2015-2023 arasında yüzde 60’lara kadar dayandığını ve 2023’ün ilk 6 ayında en yüksek kapanma oranının yaşandığını vurguladı. Ekonomik sıkıntılardan dolayı vatandaşın kafelere, restoranlara talebinin azaldığına dikkat çekti.

“Bin 500 yeni işletme açıldı”

Tulga, 2023 yılında açılan işyeri sayısının bin 500 olduğunu ancak bu yeni işletmeler arasında kapananların da bulunduğunu belirtti. Yeni açılan işletmeler arasında danışmanlık, emlak ve konut satışının öne çıktığını dile getiren Tulga, ülkeye katma değer yaratan işletmelerin artık daha az açıldığını belirtti.

“Yanlış bir politika izleniyor”

Eleman sıkıntısının eski işletmelerin kapanmasında büyük bir rol oynadığını vurgulayan Tulga, aile işletmelerinde, çocukların faaliyet gösterilen alanda yetiştirilmemesinin kapanma nedenlerinden biri olduğunu belirtti.

Vatandaşların, geleceği belirsiz olduğu için işletmelerine sahip çıkmadığını ve devlet işine yönlendiğini ifade eden Tulga, bu konuda mesleki eğitime daha fazla önem verilmesi gerektiğine dikkat çekti. Meslek liselerinin sektöre kazandırdığı insan sayısının yüzde 10′ u geçmediği bilgisini paylaşan Tulga, “Yanlış bir politika izleniyor.” dedi.

Hükümete seslenen Genel Koordinatör Tulga, “popülizmden vazgeçilmeli” diyerek mesleki eğitime önem verilmesi gerektiğini söyledi. Tulga “Yoksa sorunlar içinden çıkılmaz bir hal alacak.” ifadelerini kullandı.

“Güney Kıbrıs’taki Euro cazibesi açığı artırıyor”

Çıraklık okullarına olan ilginin artmasına rağmen, deneyimli kişilerin veya ustaların Kıbrıs veya Güney Kıbrıs’ta çalışarak para kazandığını belirten Tulga, Güney Kıbrıs’taki maaşların Euro olmasının cezp ettiğini söyledi. Bunun da ülke içinde eleman açığını artırdığını ve üçüncü dünya ülkelerinden iş gücü talebinin artmasına neden olduğunu açıkladı.

Tulga sözlerine şöyle devam etti:

“İş gücünün üçüncü dünya ülkelerinden karşılanması sağlıktan, eğitime kadar yaşanan birçok sorunu da beraberinde getiriyor. En önemlisi dil bilmedikleri için işin kalitesi bozuluyor. Bir sipariş veriyorsunuz, gelen kurye Türkçe bilmiyor. İletişim kurmakta zorlanıyorsunuz. Çalışma yaşamını kontrol altına almayan ülkelerin maalesef kaderi bu.”

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu