Ülkede suç oranları katlanarak artarken, cezaevindeki tutuklu ve mahkum sayısı da bini geçti. KTAMS Başkanı Güven Bengihan, tıklım tıklım dolu olan cezaevinde sadece 300 gardiyanın görev yaptığını, teşkilat yasasına göre bu sayının en az 550 olduğunu söyledi
“Kapasite 625, doluluk oranı 800”… Eski cezaevi doldu, yeni cezaevi kapasitesini aştı. Yeni cezaevinin kapasitesi 625 kişiyle sınırlıyken, şu an 800 mahkum ve tutukluyu barındırıyor. Eski cezaevinin de kotası dolunca öğrenci yurtları özel hücre olarak kullanılmaya başlandı.
“Kapılarda tedbir şart”… Güven Bengihan, özellikle 3. ülke vatandaşlarının cezaevlerindeki doluluk oranını arttırdığına vurgu yaparak, “Ülkeye giriş – çıkışların denetimi çok iyi yapılmalı. Öğrenci adı altında gelip kaçak yaşayarak çeşitli suçlara karışıyorlar. Şimdiden önlem alınmazsa ipin ucu iyice kaçacak” dedi.
Emine Gül ÖZER
Ülkede suç oranları her geçen gün artarken, cezaevi de kapasitesini doldurdu.
Eski cezaevinin yetersiz kalmasıyla yeni bir cezaevi inşa edilse de tutuklu ve hükümlüleri artık sığmıyor. Yeni cezaevinin kapasitesi 625 iken, şu anda tutuklu ve mahkum sayısı 800 kişiye ulaştı.
Eski cezaevinin koşullarının iyi olmamasından ötürü de sadece 250’ye yakın tutuklu ve mahkumu içinde barındırıyor.
Bu durumda eski ve yeni cezaevinde toplam tutuklu ve mahkum sayısı bin 50’ye ulaşıyor. Cezaevinde kalacak yer olmamasından dolayı sınır dışı edilmeyi bekleyen 74 kişi de hücreye dönüştürülen öğrenci yurduna yerleştirildi.
Tutuklu ve hükümlülerle tıka basa dolu olan cezaevinde görev yapan gardiyan sayısı ise 300’e yakın. Oysa teşkilat yasasına göre gardiyan sayısının en az 550 olması gerekiyor.
Mahkum ve tutuklunun fazla, personelin ise çok yetersiz kaldığı cezaevinde örgütlü sendika olan Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası’nın (KTAMS) başkanı Güven Bengihan, bu durumu KIBRIS’a değerlendirdi.
Ülkedeki ekonomik ve sosyal sorunların suça teşvik ettiğini savunan Bengihan, suç ve suçlu sayısının her geçen gün katlanarak arttığını, buna karşın mahkum ve tutuklularla ilgilenen gardiyan eksikliğinin had safhada olduğunu söyledi.
Bengihan, cezaevi kapasitesinin dolmasıyla öğrenci yurdundan hücreye dönüştürülen alanın ise güvenli olmadığını belirterek, daha önce yaşanan firar vakalarını anımsattı. Bengihan, bu durumun hem personel, hem de suçlu için riskli olduğunu ifade etti.
Hükümetin işini iyi yapması gerektiğinin altını çizen Güven Bengihan, ülkeye giriş – çıkışlarla ilgili denetimlerin artırılması gerektiğini söyledi.
“Mahkum ve tutuklu sayısı bin 50’yi geçti”
Suç ve suçluların giderek artması, buna karşın cezaevi kapasitesinin yetersiz kalmasıyla ilgili Bengihan, yeni cezaevi kapasitesinin 625 olmasına rağmen şu anda toplam 800’ü aşkın tutuklu ve mahkumu barındırdığını belirtti.
Eski cezaevinde de 250’ye yakın mahkum olduğunu belirten Bengihan, “cezaevleri yetersiz. Suçların önünün alınması gerekiyor” şeklinde konuştu.
“Teşkilat yasalarına uyulmalı”
Muhasebecisinden, kitabetine, teknik personelinden, işçi ve gardiyanına kadar cezaevlerinde toplam 345 kişinin çalıştığını belirten Bengihan, “Tüm cezaevleriyle ilgilenen 345 personel bulunuyor. Bunların 300’e yakını sadece gardiyan. Yeni ve eski cezaevinde toplam mahkum ve tutuklu sayısı bin 50’yi geçti” dedi.
Güven Bengihan, “mahkumların sağlık, bakım vs her şeyiyle biz ilgileniyoruz” diyerek, şöyle konuştu:
“Gardiyan sayısı yeterli değil. Bu konudaki eksiklik had safhada. Normal şartlarda teşkilat yasasında yazan sayıya uyulması gerekir. En az 550 gardiyanın hizmet ediyor olması gerek. Teşkilat yasalarına uyulmalı”.
“Tedbir kapılarda alınmalı”
KTAMS Başkanı Güven Bengihan, ülkemizde mahkum ve tutuklu sayısı ile suç oranlarının günden güne arttığını, ancak en çok suç oranının görüldüğü kişilerin 3. ülke vatandaşları olduğuna dikkat çekti.
Bengihan, ülkeye giriş – çıkışların daha denetimli hale getirilmesi gerektiğini belirterek, “Giriş – çıkışların denetimi iyi yapılmalı. Öğrenci adı altında gelip, kaçak yaşayarak çeşitli suçlara karışıyorlar. Öğrenci kaydını tutup, kayıt dışılığı da önlemek gerek” dedi.
Tedbir alınmadığı müddetçe ipin ucunun iyice kaçacağını vurgulayan Bengihan, “mahkumların çoğu 3. ülke vatandaşı. Kapılara sıkı denetim şart. Şimdiden hükümet sağlam bir önlem almazsa ipin ucu iyice kaçacak” ifadelerini kullandı.
Mahkumların şartlı tahliyeyle salıverilmesinin de doğru bir karar olmadığını savunan Bengihan, “bunun siyasi bir kararla alındığını düşünüyorum. Şartlı tahliye, yasayla belirlenmeli” şeklinde konuştu.
Bengihan, ülkemizde yaşanan ekonomik ve sosyal sorunların, insanları suça teşvik ettiğini de öne sürdü.
“Dava okunmadan deport edilmeli”
Özellikle ülkede öğrenci veya çalışmak üzere gelip de kaçak durumuna düşen yabancı uyrukluların cezaevinin kapasitesinin dolmasına neden olduğuna vurgu yapan KTAMS Başkanı, “bu tip kaçaklara polis dava okumadan ülkeden deport etmeli” görüşünü paylaştı.
Bu kişilerin cezaevlerinde ve ülkemizde büyük mükellefiyetler doğurduğunu anlatan Bengihan, “sabah – öğle – akşam biz bu insanlara yemek veriyoruz. Bir mahkumun günlük yemek maliyeti 736 TL. Aylığa vurduğumuzda devlet bu amaçla 22 bin TL ödüyor” dedi.
Bengihan, bu tür suçluların maliyet yaratmadan ülkeden ihraç edilmesi gerektiğini söyledi.
