CTP Milletvekili, Sağlık eski Bakanı Filiz Besim, reçete soruşturmasının büyük bir kaosa neden olduğunu söyleyerek, “altında kalan hastalar oldu” dedi:
“Eczacılar iflasın eşiğinde”… Besim, reçete soruşturmasının büyük bir kaosa neden olduğunu söyleyerek, “Hastalar perişan. Hekim boyutu var; hekimler tamamen sisteme güvenini kaybetmiş durumda ve reçete yazmak istemiyor. Eczacılar iflasın eşiğinde. Çünkü tutuklananların hepsinin bütün mal varlığına el konuyor” diyerek yaşanan sıkıntıları özetledi.
“Sistem 1 Kasım’da devreye girmedi”… Filiz Besim, Çalışma Bakanı’nın sigortalı hastalar için kamu hastanelerinde yazılan reçetelerin özel eczanelerden alınacağını ve bunun 1 Kasım’dan itibaren başlayacağını açıklamasına rağmen bu sistemin devreye girmediğini belirterek, hastaların ilaca erişemediğini ifade etti.
KIBRIS TV’de yer alan, Aytuğ Türkkan’ın hazırlayıp sunduğu ‘Detay’ programına konuk olan Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Milletvekili, Sağlık eski Bakanı Filiz Besim, sağlık için ayrılan 2024 yılı bütçesi, sağlıktaki sorunlar ve reçete soruşturmasına yönelik önemli mesajlar verdi.
Besim, bütçe tekniğindeki ciddi hatalar yapıldığını belirterek, özellikle sağlıktaki kırılgan gruplara yeterli bütçenin ayrılmadığını vurguladı.
Geçen yılki sağlık bütçesinin yetersizliğini eleştiren Besim, 2023’te ilaç sıkıntısının yaşandığını belirtti ve ek bütçeye rağmen sorunların çözülemediğini ifade etti.
Sağlık Bakanlığı bütçesine eklenen 400 milyonun, zamanında yapılmayan işlerden kaynaklanan sıkıntılara çözüm olmadığını söyleyen Besim, hastanelerin ciddi eksikliklerle karşı karşıya olduğunu ve bu nedenle birçok hastanın yurt içinde veya yurt dışındaki hastanelere sevk edilmek zorunda kaldığını belirterek, bu sevklerin çok yüksek maliyetlere neden olduğuna dikkat çekti.
Sağlık Bakanlığı’nın 2024 bütçesinin yüzde 8.8 oluşunun yetersizliğine dikkat çeken Besim, sorunun sadece bütçe miktarıyla değil, ülkenin nüfus politikası, hastane altyapısı, doktor ve hemşire sayısı gibi temel faktörlerle ilgili olduğunu ifade etti.
İlaç konusunda yaşanan sıkıntılara da değinen Besim, İlaç Eczacılık Dairesi’nin zafiyeti ve denetimsizliği nedeniyle ilaçların çoğunun zamanında imha edilemediğini ve çevre kirliliği riski oluşturduğunu belirtti.
Sahte reçete olaylarının sağlık sistemine ciddi zararlar verdiğini söyleyen Besim, kamu hastanelerinde yazılan reçetelerin özel eczanelerde işlem görebilmesinin sorunları daha da derinleştirdiğini ifade etti. Devam eden soruşturmaların hastalara ve sağlık sistemine zarar verdiğini vurgulayan Besim, doktorların sisteme güvenini kaybettiğini, eczacıların iflasın eşiğinde olduğunu ve bu durumun ilaç ecza depolarını etkilediğini dile getirdi.
“2023 hastaların ilaç konusunda yokluk yaşadığı bir yıl oldu”
2024 yılı bütçesi hakkında çok ciddi tartışmaların yaşandığını belirten CTP Milletvekili Filiz Besim, bütçe tekniği anlamında ciddi bir hatanın olduğunu ve özellikle kırılgan gruplara yeterince bütçe ayrılıp ayrılmadığı konusuna tartışmaların açık olduğunu ifade ederek şöyle konuştu:
“Maalesef çok reel anlamda veya çok doğru değerlendirebilmeniz için bütçe tekniği bakımından ciddi bir hata yapıldı. Çünkü geçen yılın sağlık bütçesi vardı bir de bir ek bütçemiz vardı ve o ek bütçede de aslında bizim geçen yıl bütçede eleştirdiğimizin paralelinde özellikle sağlığa ciddi bir rakam ayırmak zorunda kaldılar. Geçen yıl ilaç alımı için 320 milyon ayrılmıştı ki biz bu bütçenin yetersiz olduğunu defalarca dile getirmiştik. 2022 yıllarında da çok ciddi ilaç sıkıntısı yaşamıştık ve ‘siz 200 küsurdu ilaç bütçesi ve yetmedi, 320 de imkansız yetmeyecek’ demiştik. Yetmedi de, 2023 neredeyse hastaların ilaç konusunda yokluk yaşadığı bir yıl oldu.”
Sağlık Bakanlığı bütçesine ilaç alımı için ek bütçe ile 400 milyon daha eklendiğini ve apar topar ihalelerin yapılmaya başladığını dile getiren Besim, “Zamanında işlerin yapılmamasına, yönetilememeye bağlı gelişen sıkıntılar yaşadık. Şimdi sağlık bütçesine bakıyoruz, geçen yıl 8.6 idi rakam, bu rakam ek bütçenin haricinde olan bir rakamdır. Bu yıl ise 8.8 olarak girdi bütçe kitapçığına. Ama bunda ek bütçe dahil değil. Ek bütçede eklenince geçen yıl için yüzde 10’lara çıkmış oluyor bütçe. 2024 için sağlık bakanlığı bütçesi azalmıştır. Bu da aslında çok ciddi sorgulamamız gereken konulardandır” dedi.
“Bütün kaynaklarımızı sevklere veriyoruz”
Hastanelerin ciddi eksiklikleri olduğunu aktaran Besim, bu nedenden dolayı birçok hastayı yurtiçinde veyahut yurt dışında bulunan bazı hastanelere sevk etmek zorunda kalındığını söyledi. Besim, “Bu konunun da sorgulanması gerekir. Yani aslında bütçeyi yaparken bu ilaç bütçesi bize neden yetmiyor, bunu Sağlık Bakanlığı’nın çok iyi bilmesi lazım veya bu sevklere bu kadar para ayırıyoruz da neden hastanelere ayırmıyoruz. Bütün kaynaklarımızı sevklere veriyoruz. Bunların çok ciddi bir şekilde yönetsel sıkıntılar olduğunu bilmemiz gerekir. Eğer siz 320 milyon ekliyorsanız ve ilaç kıtlığı yaşanıyorsa yönetsel sıkıntı yaşıyorsunuzdur. 200 küsur milyonların üstünde sevk parası konuldu sevklere” vurgusunu yaptı.
“Bütçeniz yüzde 20 olsa da bir şey ifade etmez…”
Besim, 2024 yılı için ön görülen yüzde 8.8’lik rakamın da çok yetersiz kalacağını vurgulayarak şu şekilde konuştu:
“Sağlığın içerisinde olan biri olarak çok net biliyorum ki; aslında konu bu yüzde 8,8’ler değildir. Yani konu gerçekten de bu ülkede bazı şeyleri çok daha doğru yerlere oturtmakla ilgilidir. Yani sizin bir nüfus politikanız yoksa, nüfusunuzu bilmiyorsanız, kaç tane hastaya hizmet verdiğinizi bilmiyorsanız isterseniz bütçeye yüzde 20 koyun yine olmayacak. Çünkü hastanelerde altyapınız yok, sizin hastaneniz yok, sizin yeterince doktorunuz yok, sizin hemşire sıkıntınız var… Bakın şu anda kan bankasında kan bankasını çevirecek insan kalmadı, hepsi emekli oldu. Emekli olacakları çok net biliniyordu, 5 tane birden personel eksildi ve şu anda çok büyük bir sıkıntı var. Biz oraya personel almamışız. Siz bunları bilmedikten ve bunlara çözüm üretmedikten sonra bütçeniz yüzde 20 olsa da bir şey ifade etmez.”
“İlaç Eczacılık Dairesi hiçbir denetim görevini yapamaz haldedir”
Besim, aynı şekilde ilaç konusunda da sıkıntıların yaşanmasının son 4-5 senedir İlaç Eczacılık Dairesi’nin ‘dipte’ olduğunu belirterek, Dairenin ihale yapamadığını, ciddi yönetsel zafiyetlerinin olduğunu ve ilacı takip edemediğinin altını çizerek, “İlaç Eczacılık Dairesi hiçbir denetim görevini yapamaz haldedir. İlacı takip etmek çok önemlidir çünkü ilaç kıymetlidir, pahalıdır ve o ilacı düzgün harcamanız gerekiyor” ifadelerine yer verdi.
“Daha büyük bir riskle karşı karşıyayız…”
Ecza deposundaki denetimsizlikten dolayı geçmişten beri ilaçların çoğunun zamanı geçtiği için çöplere atıldığını dile getiren Besim, “O zamanı geçen ilaçlar halen daha büyümeye devam ediyor ve çok daha büyük bir riskle karşı karşıyayız. Bu ilaçlar şu anda imha edilemiyor. Çünkü çok pahalı bir imha sistemi kurdu özel sektör, devlet de onunla anlaşma yaptı. Ama eczacılar bu parayı ödeyip bu ilaçları imha edemiyorlar. Ve ne oluyor günün sonunda; orada, burada bulduğumuz ilaçlar sadece sigortalı ilaçlar değil, bu ilaçlar da dahil içerisinde. O atılan ilaçları hayvanlar da yiyor, yağmur sularıyla yer altı sularına da karışıyor. Çok büyük bir çevre kirliğiyle karşı karşıyayız” diyerek, Sağlık Bakanlığı’nın ve İlaç Eczacılık Dairesinin denetimsizliğinden ötürü, ‘bizim ilacımız yok ama bizim olan ilaçları imha edecek sistemimiz de yok’ dedi.
“Sahte reçete olayı büyük bir kaosa neden oldu”
Sahte reçete olayının büyük bir kaosa neden olduğunu söyleyen Besim, “Daha büyük bir kaosa doğru gidiyoruz çünkü ilk günden itibaren mecliste de çok ciddi uyarılar yaptık sistemle ilgili ama maalesef hiçbiri gerçekleşmedi. Yani kamu hastanelerinde yazılan reçetelerin dışarıdan, özel eczanelerde işlem görebilmesi sigortalı hastalar için; sistemi yapıyoruz dedi Sağlık Bakanı, 1 Kasım’dan itibaren başlayacaktı dedi ama başlamadı. Yani siz hastaneye gidip doktorunuza da ilaç yazdırdığınızda sigortadan alamıyorsunuz, böyle de bir sıkıntı var. Soruşturmaların ardı arkası da gelmiyor” şeklinde konuştu.
“Hastalar perişan”
Soruşturmaların devam etmesinin hem hastalara sıkıntılar yaşattığını ve sistemde aksamalara neden olduğunu aktaran Filiz Besim, “Hastalar perişan. Hekim boyutu var; hekimlerin tamamen sisteme güvenini kaybetmiş durumda ve reçete yazmak istemiyor. Eczacılar iflasın eşiğinde. Çünkü tutuklananların hepsinin bütün mal varlığına el konuyor ve onlar ödeme yapamıyor. Bu sefer ödeme yapamadıklarından dolayı ecza odaları çok ciddi bir sıkıntı yaşıyor ve bunun sonucunda ilaç ecza depoları diğer eczacıların hızlı ödeme yapmaları için baskı altına alıyor. Bu böyle sağlığı zincirleme bir şekilde etkiliyor, bu olaydan hastalar etkileniyor” vurgusunu yaptı.
