KKTCSon Dakika Haberleri

Önce sayım, sonra sahiplendirme

Sayıları 3 bini bulan Karpaz’ın sembolü yabani eşekler sorun yaratmaya devam ederken, bu çerçevede hazırlanan Eşek Yönetim Projesi İş Birliği Protokolü çerçevesinde mayıs ayında sahaya iniliyor.

Bir alana toplanacaklar… Erenköy-Dipkarpaz Belediye Başkanı Hamit Bakırcı, bölgede 3 binin üzerinde eşek olduğu tahmininde bulundu. İlk iş olarak eşeklere kulak numarasının takılıp sayılarının belirleneceğini kaydeden Bakırcı, eşeklerin tek bir alana alınması ve sahiplendirilmesinin söz konusu olduğunu söyledi.

“Mayısta araziye iniyoruz”… Taşkent Doğa Parkı Direktörü Kemal Basat, Eşek Yönetim Projesi İş Birliği Protokolü’nün 1 yıl hazırlık, 3 yıl uygulama, 6 yıl yönetim olmak üzere 10 yıllık planlandığını söyleyerek “Şu an planı ve raporlar hazırlanıyor. Sonra 3 yıl sürecek uygulamaya geçeceğiz. Mayısta sahaya inceğiz.” dedi.

Cemre CEMALİ

Karpaz’ın sembolü yabani eşekler için yıllar boyunca çeşitli önerilerek ele alınsa da eşek popülasyonunun artmasına bir türlü engel olunamadı. Şu an bölgede varlığını sürdüren eşeklerin 3 bin civarında olduğu tahmin ediliyor.

Dipkarpaz Bölgesi Özel Çevre Koruma Bölgesinde bulunan hür eşeklerin idamesinin sağlanması amacı ile geçmişte belli bir alan bariyerlerle çevrilse de bütün eşekler o alana alınamadığı için sürü halinde gezen eşekler bugün hâlâ tarımda hasarlara neden olduğu gibi trafik için de risk oluşturmaya devam ediyor. Öyle ki geçtiğimiz günlerde Dipkarpaz Sağlık Ocağına başvuran bir hastayı Gazimağusa Devlet Hastanesi’ne taşıyan ambulans, eşek sürüsüne çarpmış ve ambulansta hasar meydana gelmişti.
Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanlığı’na bağlı Çevre Koruma Dairesi himayesinde, Proje yürütücülüğünü Taşkent Doğa Parkı’nın üstlendiği, Erenköy Karpaz Belediyesi’nin de destek verdiği, Eşek Yönetim Projesi İş Birliği Protokolü geçtiğimiz yılın ağustos ayında imzalandı.

Erenköy-Dipkarpaz Belediye Başkanı Hamit Bakırcı, Çevre Koruma Dairesi Müdürü Abdullah Aktolgalı,
Taşkent Doğa Parkı Direktörü Kemal Basat, Karpaz’da bulunan başıboş eşeklerle ilgili protokol kapsamında yapılacak olan çalışmaları KIBRIS’a anlattı.

Dipkarpaz Çevre Koruma ve Sosyal Aktivite Derneği Başkanı Fırat Borak da Tur rehberlerinin ‘eşekleri de görmeye gideceksiniz, değil mi?’ diyerek turistlere tur sattığını ifade ederek kontrollü yapılırsa ileriki aşamalarda eşek sütünden kozmetik ürünü de elde edilebileceğine dikkat çekti.

Bakırcı: Mayısta yakalanıp sayım yapılacak

Erenköy-Dipkarpaz Belediye Başkanı Hamit Bakırcı, Eşek Yönetim Projesi İş Birliği Protokolü kapsamında bilim kurulu oluşturulduğunu ve bölgede halk toplantıları yapıldığını ifade ederek, mayıs ayı içerisinde bölgede yer alan eşeklerin yakalanarak bir alana taşınmasının hedeflendiğini belirtti.

Bakırcı, eşeklere kulak numarasının takılması ile birlikte popülasyonun belirlenmesi noktasında çalışmalar yürütüleceğini söyleyerek, “Şu an eşeklerin sayısını kimse bilemez ama benim şahsi fikrim bölgede 3 binin üzerinde eşek olduğudur. Mevcut rakama göre bir alan olması gerekiyor bu noktada da bilimsel çalışmalar yürütülüyor. Günün sonunda hem insanların hem de eşeklerin zarar görmeyeceği şekilde planlamalar yapılıyor.” dedi.

Belediye olarak iş gücü, fiziksel şartlar ve bölge konusunda bu projeye katkı koyacaklarını kaydeden Bakırcı, “Eşeklerin sahiplendirilmesi yöntemine de gidilecek. Bölgedeki turistlik oteller tesisler sahiplenecek ondan sonra kalan popülâsyona bakılacak. Popülâsyonun dengesini korumak için kısırlaştırma da gerekecek.” vurgusu yaptı.

Aktolgalı: İmkanlar dahilinde destek olacağız

Çevre Koruma Dairesi Müdürü Abdullah Aktolgalı, protokol kapsamında oluşturulan bilim kurulunun mevcut sorunu bilimsel temellere dayalı yöneteceğini söyleyerek “Biz de protokol kapsamında elimizdeki imkanlar dahilinde her yıl yapabileceğimiz ölçüde bütçeden destek çıkmaya çalışacağız.” dedi.

Aktolgalı, ihtiyaç olması halinde o bölgede bulunan personellerin de bu proje kapsamında görevlendirilebileceğini ifade ederek, “Çalışmalar yapıldıkça bölgedeki hayvan popülasyonu da netleşmeye başladıkça bölgede varlığını sürdüren hayvanların yakalanması için ihtiyaç duyulan tuzaklarla ilgili olabilir, telli bölgeye alınacak hayvanların beslenmesi ile ilgili olabilir imkanlar dahilinde tam destek sağlayacağız.” diye konuştu.

Basat: Protokol 10 yıllık planlandı

Taşkent Doğa Parkı Direktörü Kemal Basat, Eşek Yönetim Projesi İş Birliği Protokolü’nün 1 yıl hazırlık, 3 yıl uygulama, 6 yıl yönetim olmak üzere 10 yıllık planlandığını söyleyerek “Şu an eşek yönetim planı ve raporlar hazırlanıyor. Sonra uygulamaya geçeceğiz ki bu 3 yıl sürecek ve daha sonra genel kalıcı yönetim planı uygulanmaya başlanacak.” dedi.

Protokol kapsamında bilim kurulu oluşturulduğunu ve toplantıların yapılmaya başlandığını ifade eden Basat, eşeklerin varlığını bilimsel temellere dayalı yöneterek, mevcut sorunu kalıcı bir şekilde çözebilmenin hedeflendiğini belirtti.

Basat, özellikle 1974 yılından sonra o bölgeye terk edilmiş eşeklerin zaman içerisinde çoğalması ile baş gösteren bir başıboş eşek popülâsyonu olduğunu ve eşeklerin orada mağdur olduğuna dikkat çekerek, bölgede ‘Kaybet, kaybet, kaybet senaryosu’ olduğunu söyledi. Basat bu senaryoyu ‘kazan kazan kazana’ çevirebilecekleri bir çözüm üzerinde çalıştıklarını vurguladı.

Basat, bölgede varlığını sürdüren eşeklerin istemeden farklı şekillerde doğaya zarar verdiğini belirterek, “Yüz binlerce yıl orada yaşayan bitkileri eziyorlar. İstemeden su pınarlarını kirletiyorlar. Eşeğin dışkısı bile bitkilerimizin alışmış olduğu verimsiz toprağı verimlendirdiği için doğal bitki örtüsünün baskılanmasına neden olunuyor ve doğa kaybediyor. Halkın ekinlerine zarar veriyor, bahçelere girip ürünleri yiyorlar. Tarlalarda yuvarlanarak arpa buğdayı eziyorlar. Eşeklerin neden olduğu trafik kazaları meydana geliyor. Bu nedenle geçmişte ölümlü trafik kazaları bile oldu. Böyle durumlarda hem insan yaralanıyor hem eşek.” dedi.

Bunun ülkemizde 50-60 yıldır ihmal edilen bu sorun olduğunu ve Taşkent Doğa Parkı olarak 2017 yılından beri bölgede araştırmalar ve pilot çalışmalar yaptıklarını dile getiren Basat, bilim kurulu öncülüğünde oluşacak olan yönetim planının yapacağı çalışmalar neticesinde çıkacak bilimsel veriler ışında ne yapılması gerektiğine karar verileceğini belirtti.

Basat, bunun için öncelikle eşeklerin sayılması gerektiğini ve uygun olmayan yerdeki eşeklerin daha kontrollü bir şekilde belli bir bölgede yaşayabilmesinin sağlanması gerektiğini söyleyerek, eşeklerin yolun içerinde çıkamayacağı düzenlemelerin yapılmasının önemine işaret etti.

“Bariyerli alanın dışında daha çok eşek var”

Geçmişte Karpaz Yarımadasının ucunda bariyerli bir alan yapıldığını anımsatan Basat, eşeklerin bariyerli alana taşınmasının önemine değindi.

Basat, 2017 yılından itibaren eşeklerin nasıl yakalanabileceği, yakalanırken hangi mekanizmaların kullanabileceği, eşeklerin hangi tuzaklara girebildiği, yakalanabilmesi için hangi ilaçlarla uyutulabileceği ile ilgili noktaları tespit ettiklerini ifade ederek “Mayıs başı sayım başlayacak. Doğa Parkı olarak sürekli orada çalışmaya başlayacağız. Bu tip popülâsyonların sayılması ile ilgili belli standartlar var. Yazılı olarak bunun hazırlığını yapıyoruz. Mayısta da araziye inerek uygulamasına geçiyoruz.” dedi.

“Sahiplendirilecek eşekler de olacak”

Ülkemizdeki ikinci üçüncü jenerasyon hayvancıların çocukluklarından hatırladıkları ‘eskiden bir eşeğimiz vardı’ noktasında nostaljiye geri dönüşün de olduğunu söyleyen Basat, bu noktada yaklaşık 200-300 tane eşek ile ilgili sahiplenme talebi olduğunu açıkladı.

Basat, eşeklerin ülkemizde bir sembol olduğunu ve turizm değerinin de göz ardı edilmediğinin altını çizerek “100 -200 tane eşekle yapılabilecek bir turizmi 3 bin eşekle de yapmaya gerek yoktur. Dipkarpaz Milli Parkı’nın olduğu yerde belediye ile işbirliği içerisinde küçük bir eşek parkı oluşturulması da proje içerisinde değerlendiriliyor.” dedi.

Bir miktar eşeğin sahiplenilmesi noktasında turizm amacıyla faaliyet gösteren bazı otellerin de ilgisi olduğunu söyleyen Basat, eşek popülâsyonun ne kadarının Karpaz’da yaşayabileceği, ne kadarının sahiplendirilebileceği noktasında çeşitli opsiyonlar olduğunu kaydetti.

Borak: Turistlere tur bile satıyorlar

Dipkarpaz Çevre Koruma ve Sosyal Aktivite Derneği Başkanı Fırat Borak, adaya gelen her turistin mutlaka Karpaz bölgesini görmeye geldiğini ifade ederek “Tur rehberleri ‘eşekleri de görmeye gideceksiniz, değil mi?’ diyerek tur bile satıyorlar. Bu sayede ekonomik kazancı oluyor. İleriki aşamasında bu kontrollü yapılırsa, eşek sütünden kozmetik ürünü de elde edilebilir.” dedi.

Borak, geçmişte eşekler ile ilgili bariyer projesi yapıldığını ve eşeklerin kontrol altına alınması için o alana taşınmasının planladığını anımsatarak “Eşeklerin birçoğu dışarıda kaldı. İçerdeki grup da dışarıdaki grup da bu sürede çoğalmaya devam etti. Kontrol altında olmadığı için dışarıda kalanlar ekili alanları yiyor. Özellikle yaz aylarında bırakın Dipkarpaz’ı, bu eşekler Ziyamet’e, Çayırova’ya kadar gidiyor. Yol kenarları da koruma altında olmadığı için birçok kez eşekler ölümle sonuçlanan kazalara sebebiyet verdi.” hatırlatmasında bulundu.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu