Kıbrıs Türk Devletleri Teşkilatı Derneği Başkanı Ali Akın Önder, KKTC’nin Şuşa Zirvesi’ne davetini değerlendirdi.
“Şuşa Zirvesi daveti bizim diğer üyelerle bir an önce ilişkilerimizi ivedi bir şekilde geliştirmemiz ve gözlemci üyelikten üyeliğe geçmemiz için ciddi bir fırsat olarak değerlendiriyorum.”
Taha Can GÜRLEK
Kıbrıs Türk Devletleri Teşkilatı Derneği Başkanı Ali Akın Önder, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev tarafından temmuz ayında Azerbaycan’ın Şuşa şehrinde düzenlenecek olan Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Gayriresmi Zirve toplantısına davet edilmesini KIBRIS’a değerlendirdi.
Önder, Azerbaycan Cumhurbaşkanı’nın davetini ve tutumunu olumlu bir adım olarak yorumlarken, Azerbaycan’ın Türk Devletleri Teşkilatı’nın kurucu üyelerinden biri olduğunu ve Türkiye ile çok derin kardeşlik bağlarına sahip olduğunu vurguladı.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Doğu Akdeniz bölgesinde Türk Devletleri’nin ciddi bir kazanımı ve etkinlik alanı olarak artık anlaşıldığını düşündüğünü belirten Önder, “TDT için ileri bir karakol konumundayız ve TDT’nin en güneydeki temsilcisiyiz. Türk Devletlerinin Doğu Akdeniz’deki menfaatleri Kuzey Kıbrıs sayesinde korunabilir. TDT’nin de bu anlamda askeri ve ekonomik hacmi bizim bölgemizde varlık gösterirse büyük bir sinerji yaratılmış olur ve Doğu Akdeniz bölgesinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin etkinliği artar. Şuşa daveti de bu bağlamda değerlendirilirse çok daha fazla anlam kazanır. Şuşa Zirvesi daveti bizim diğer üyelerle bir an önce ilişkilerimizi ivedi bir şekilde geliştirmemiz ve gözlemci üyelikten üyeliğe geçmemiz için ciddi bir fırsat olarak değerlendiriyorum.” dedi.
“TDT’nin bir parçası olmamız bizi bölgemizde güçlü kılar…”
Önder, Azerbaycan tarafından yapılan bu davetin KKTC olarak taçlandırmaları gerektiğini ifade ederken, bu adımı daha ileri götürmek için kalifiye ekiplerle, ilişkilerle ve sağlam altyapılarla desteklenmesi gerektiğini belirtti. Türk dünyasının ekonomik gücünü de vurgulayan Önder, birliğin bir parçası olmanın KKTC’yi güçlü kılacağını dile getirerek, şunları kaydetti:
“Şu anda Türk dünyasının ekonomik gücü 2 trilyon Amerikan doları civarında. Bu rakamın yüzde 10’u 200 milyar Amerikan doları, yüzde 1’i ise 20 milyar dolar yapar. Bu birliğin bir parçası olmamız bizi her anlamda güçlü kılar. Gerek Doğu Akdeniz gerekse de Kıbrıs meselesinde ciddi adımlar atmamızın önü açılır.”
“Şuşa daveti KKTC için çok önemli bir adım”
Önder, KKTC TDT Derneği’nin, Türk Dünyası’nın bir parçası olan Azerbaycanlılarla güçlü ilişkiler ve içten bir birlik kurduğunu belirtti. Kuzey Kıbrıs’a üniversite eğitimi almak, iş yapmak veya ticaret yapmak amacıyla gelen Azerbaycanlılara büyük bir misafirperverlik gösterdiklerini ve her konuda yardımcı olduklarını ifade eden Önder, dernek olarak birçok Azerbaycanlı ile samimi dostluklar kurduklarını ve bu ilişkilerin ileride Azerbaycan’da olumlu etkiler doğuracağına inandıklarını vurguladı.
Ayrıca, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın ve Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile birlikte bu tarz adımlarının çok önemli ve kıymetli olduğunu belirten Önder, sözlerine şöyle devam etti:
“Sayın Cumhurbaşkanımız Ersin Tatar’ın ve Anavatan Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın bizler için çok kıymetli olan Azerbaycan Cumhurbaşkanı Sayın İlham Aliyev’in bu konudaki girişimleri ve tarz ciddi adımları bizler için çok çok önemli ve değerli. Bu adımlar aynı zamanda bize karşı bakışları değiştirmek ve Sovyetlerden kalma, Amerika’dan kalma intibaı kırmak için de çok önemli. Yavaş yavaş bu intibaının kırılması ve bize olan bakışların değişmesi için Şuşa adımı çok önemli.”
