SOS Çocuk Köyü 5 bin bireye yuva oldu
SOS Çocuk Köyü Derneği; 1993 yılından bu yana bakıma muhtaç bireylere sahip çıkıyor. Bakım, destek ve eğitim programları ile 30 yıldır büyük bir hizmet veren çocuk köyü, bağışlarla ayakta durabiliyor
- 30 yılda 5 bini aşkın birey desteklendi… SOS Çocuk Köyü Program Müdürü Ahmet Akarsu, 30 yılda SOS Çocuk Köyü Derneği’nde yürütülen bakım, destek ve eğitim programları kapsamında toplam 5 bin 184 çocuk, genç ve yetişkinin bakım, destek ve eğitim aldığını açıkladı.
- Bakım ve destek programları… SOS Çocukköyü Müdürü Ahmet Akarsu, şu ana aktif bakım alan 92 kişi ile birlikte bugüne kadar 314 çocuğun aile temelli bakım programına girdiğini söyleyerek, aile güçlendirme programında ise şu an aktif destek alan 157 birey ile birlikte 17 yılda 799’u çocuk, 547’si yetişkin olmak üzere 294 ailede toplam bin 346 bireye destek sağlandığını belirtti.
- Bağışlarla ayakta kalan bir yapı… Devletten sınırlı bir destek aldıklarını anlatan Akarsu, çocuk köyünün bağışlarla ayakta durduğunu vurguladı. Düzenli bağışların öneminden bahseden Akarsu 2024 öncesi yeni yıl kampanyası başlattıklarını belirterek, cep telefonlarından 4120’ye gönderilecek mesajlar ile 200 TL’lik bağış yapılabileceğini kaydetti.
Cemre CEMALİ
Ülkemizde 1992 yılında kurulan ve 1993 yılından bu yana aktif olarak çocukların bakımını yürüten SOS Çocuk Köyü Derneği; bakım, destek ve eğitim programları ile birçok çocuğa, gence ve aileye dokunma misyonu ile çalışmalarını sürdürmeye devam ediyor.
Geçtiğimiz 30 yılda 5 bin 184 çocuk, genç ve yetişkin SOS Çocuk Köyü Derneği’nden bakım, destek ve eğitim aldı.
Bu güne kadar bakım programı kapsamında 314, destek programı kapsamında bin 346 kişi SOS Çocuk Köyü Derneği’nden destek alırken; bin 32 kişi kreş ve anaokulundan, 2 bin 492 kişi ise Girne Gençlik ve Gelişim Merkezi’nde (GİGEM) hayata tutundu.
KIBRIS’a konuşan SOS Çocuk Köyü Program Müdürü Ahmet Akarsu, aile temelli bakım, aile güçlendirme programı, eğitim programları kapsamında ise; okul öncesi eğitim veren bir kreş ve anaokulu ve GİGEM olmak üzere yıllar boyunca yüzlerce binlerce çocuk genç ve aileye ulaştıklarını ifade ederek, savunuculuk çalışmaları da yaptıklarını belirtti.
Akarsu, savunuculuk çalışmaları kapsamında; Çocuk İzlem Merkezi Yasası’nın hazırlanması, Cinsel suçlarla ilgili 157 Çocuk Suçluları Yasası olarak bilinen yasaların revize edilmesi, Çocuk Adalet Yasası’nın hazırlanarak meclise gönderilmesi noktasında kurum olarak aktif rol aldıklarını açıkladı.
Aile temelli bakımdan 314 kişi faydalandı
SOS Çocuk Köyü Program Müdürü Ahmet Akarsu, SOS Çocuk Köyü Derneği’nde bakım, destek, eğitim ve savunucuk olmak üzere dört farklı alanda çalışmalar yürütüldüğünü ifade ederek, bunlardan ilki olan Aile Temelli Bakım Programı kapsamında şu an aktif olarak destek alan 92 çocuk ve genç olduğunu açıkladı.
Aile temelli bakımda aktif olarak destek alan 92 kişiden 58’inin Lefkoşa Çocuk Köyü’nde, 20’sinin Girne Gençlik Evi’nde, 14’ünün ise yarı bağımsız yaşamda olduğunu belirten Akarsu, 1993 yılından bu yana SOS Çocuk Köyü’nde bakım alan 222 çocuğun bakımı tamamlayarak programdan ayrıldığını söyledi.
Akarsu, 222 çocuktan 156’sının tam bağımsız yaşama geçtiğini, 41’inin ailelerine geri dönüş sağladığını ve 25 gencin de çeşitli nedenlerden dolayı programı tamamlamadan kurumdan çıktığını kaydederek şu ana aktif bakım alan 92 kişi ile birlikte bugüne kadar 314 çocuğun aile temelli bakım programına girdiğini ifade etti.
Bakım sürecinin de kendi içerisinde 4 farklı safhada gerçekleştiğini anlatan Akarsu; ilk olarak çeşitli nedenlerle ailesini kaybetmiş 0-16 yaş arası çocukların bakım aldığı, 12 aile evi olan Lefkoşa Çocuk Köyünde çocukların kaybettikleri ailelerinin yerine yaratılan aileler ile birlikte uzun süreli bakım sağlandığını belirtti.
Kademeli geçiş ile hayata hazırlanıyorlar
Akarsu, 16 yaşından sonra çocukların Girne’deki yerleşkelerinde yer alan gençlik evlerine geçişlerinin sağlandığına dikkat çekerek, burada korumaya alınan çocukları hayata hazırlayarak kendi kendine yetebilen bağımsız bireyler yetiştirmeyi amaçladıklarına vurgu yaptı.
20 yaşına kadar gençlik evlerinden bakım alan gençlerin daha sonra yarı bağımsız yaşam programına geçişlerinin gerçekleştirildiğine işaret eden Akarsu, yarı bağımsız yaşam programının farklı yerlerde kiraladıkları evlerden oluşan bakımevleri olduğunu kaydetti.
Akarsu, gençlerin 3 yıl süren yarı bağımsız yaşam programına geçiş yapabilmeleri için gerekli kriterler olduğuna dikkat çekerek; bunun için gencin çalışma hayatında yer alarak düzenli gelirinin olması ya da üniversiteye devam etmesi gerektiğini söyledi.
Yarı bağımsız yaşamdan sonraki aşamada gencin tam bağımsız yaşama çıktığını ifade eden Akarsu, çocuk köyünden gençlik evine ardından yarım bağımsız ve sonrasında tam bağımsız yaşama geçişlerde; çocukların ve gençlerin hem duygusal olarak hem de kapasite olarak gelişimlerinin ve ihtiyaçlarının dikkate alındığını vurguladı.
Aile güçlendirme programı
Akarsu, aile temelli bakımda ailesinin bakımını kaybeden çocuklar için alternatif bakım oluştururken; destek çalışmaları kapsamında 2005 yılından bu yana yürütülen aile güçlendirme programları ile de çocukların ailesinin yanında kalabilmesi ile ilgili çalışmalar yürüttüklerini ifade etti.
Dağılmaya yüz tutmuş, çocuklarını terk etme riski taşıyan ailelerin Aile güçlendirme programına dahil edildiğini belirten Akarsu, “çocukların ailesinin yanında kalabilmeleri ve sürdürülebilir bir aile olabilmeleri amacıyla; çocukların ailesinin bakımını kaybedip SOS’e gelmek zorunda kalmaması için yürüttüğümüz bir programdır” dedi.
Akarsu, Aile güçlendirme programında şu an aktif destek alan 38 aile içersinde toplam 157 birey olduğunu söyleyerek; 157 bireyden 86’sının çocuk, 71’inin de ebeveyn ya da +18 yaş gençlerden oluştuğunu açıkladı.
Aile güçlendirme programında aktif destek alanlar hariç 2005 yılından bu yana toplam 713’ü çocuk, 476’sı yetişkin olmak üzere 256 aileye yani toplam bin 189 bireye destek sağlandığını ifade eden Akarsu, şu an aktif destek alan 157 birey ile birlikte 17 yılda aile güçlendirme programı kapsamında; 799’u çocuk, 547’si yetişkin olmak üzere 294 ailede toplam bin 346 bireye destek sağlandığını açıkladı.
Kreş ve anaokulu ile eğitim programı
SOS Çocuk Köyü Program Müdürü Ahmet Akarsu, iki eğitim programları olduğunu söyleyerek; bunlardan ilkinin 1994 yılında hem dezavantajlı gruptaki okul öncesi çağı çocuklara hem de toplumdaki diğer ailelerin çocuklarına eşit eğitim imkânı sunmak amacıyla açılan okul öncesi eğitim veren kreş ve anaokulu olduğunu belirtti.
Akarsu, bu okulun en önemli misyonunun; dezavantajlı gruptan çocuklarla toplumdan gelen çocukların bir arada eğitim almasını sağlamak ve dezavantajlı gruptaki çocukların topluma entegrasyonunu kolaylaştırmak olduğunun altını çizerek destek verilen çocuklar ile ilgili bilgileri paylaştı.
Eğitim programı kapsamında, şu anda aile güçlendirme programından 19, aile temelli bakımdan ise 3 çocuğun kreş ve anaokulundan eğitim aldığını kaydeden Akarsu, 22 çocuğun dezavantajlı gruptan, 44 çocuğun ise toplumdan gelen ailelerin çocukları olduğunu söyledi.
Akarsu, şu an aktif olarak eğitim alan 66 çocuk olduğunu ifade ederek, kreş ve anaokulunun faaliyete başlamasının ardından geçen 29 yılda toplam bin 32 çocuğun kreş ve anaokulundan eğitim aldığını açıkladı.
“GİGEM’den destek alan genç sayısı 2 bin 492”
İkinci eğitim programının ise; Girne’de gençlik evlerinin bulunduğu yerleşkede yer alan Girne Gençlik ve Gelişim Merkezi (GİGEM) olduğunu belirterek” GİGEM’in 2 temel amacı var; birincisi 16-35 yaş arası gençlerin kapasitelerini arttırmak, bir takım beceriler kazandırarak çalışma yaşamına dahil olabilmeleri için onları desteklemek. Nitelikli zaman geçirebilecekleri olanak ve fırsatlar yaratmak. İkincisi ise gençlerin istihdam edilebilirliği ile ilgili onlara destek olmaktır” vurgusu yaptı.
Akarsu, 2017 yılında faaliyete başlayan GİGEM’de 2022 yılına kadar geçen 5 yılda 2 bin 63 gencin, 2023 yılında ise 429 gencin destek aldığını kaydederek bugüne kadar GİGEM’den destek alan genç sayısının 2 bin 492 olduğuna dikkat çekti.
SOS Çocukköyü Program Müdürü Ahmet Akarsu, 30 yılda SOS Çocuk Köyü Derneği’nde yürütülen bakım, destek ve eğitim programları kapsamında toplam 5 bin 184 çocuk, genç ve yetişkinin bakım, destek ve eğitim aldığını açıkladı.
Çocuk hakları konularında ‘savunuculuk’ misyonu
Akarsu, SOS Çocuk Köyü Derneği olarak çocuk hakları ile ilgili konularda savunuculuk yaptıklarını söyleyerek, bu konuda yaptıkları çalışmaları da iki aşamalı olarak değerlendirdiklerini vurguladı.
Yürüttükleri çalışmalar hakkında bilgi veren Akarsu, “Amacımız toplumun ve çocukların çocuk hakları ile ilgili farkındalığını arttırmak çocuk hakları sözleşmesi doğrultusunda kendi iç hukukumuz ve yasalarımızda eksik olan, çocuk hakları sözleşmesi ile uyumlu olmayan yasaların revize edilmesini sağlamak, eksikliği görülen yasaların çıkarılması noktasında çalışmalar yürütmektir” dedi.
Akarsu, Çocuk İzlem Merkezi Yasası’nın hazırlanması, Cinsel suçlarla ilgili 157 Çocuk Suçluları Yasası olarak bilinen yasaların revize edilmesi, Çocuk Adalet Yasası’nın hazırlanarak meclise gönderilmesi noktasında kurum olarak aktif rol aldıklarını belirterek bu alanda ciddi savunuculuk çalışmaları yürüttüklerini açıkladı.
Farkındalık çalışmaları
Toplumda farkındalığı arttırmak için her yıl farklı aktiviteler ve etkinlikler gerçekleştirdiklerine işaret eden Akarsu, LTB ile ortak yürütülen ve yakın zamanda ikincisi gerçekleştirilen Çocuk Hakları Festivalini geleneksel hale getirdiklerini kaydetti.
Akarsu, okullarda çocuk koruma politikalarının uygulanması ile ilgili Milli Eğitim Bakanlığı ile protokol çerçevesinde çalışma yürüttüklerini söyleyerek şöyle devam etti:
“Çocuk haklarının ihlali/istismarı ile ilgili herhangi bir şüphe veya tespit olması halinde, raporlama ve yanıtlama sistemi geliştirdik. Uluslar arası SOS’in geliştirdiği ve kendi kurumumuzda da uyguladığımız çocuk koruma politikalarını ülkemizde de uygulanabilmesi için bir çalışma yürütüldü. Bununla ilgili bir yönerge ve birçok dokümantasyon hazırlandı. 2 yıl önce başladık şimdi pilot okullar belirlendi ve okullarda pilot edilme aşamasına gelindi. Bu en önemli projelerden birisidir, bunun tüm okullarda yaygınlaşmasını istiyoruz”
Akarsu, her yıl farklı bölgelerde belirledikleri okullarda Milli Eğitim Bakanlığı’ndan da izin alarak çocuk hakları ile ilgili farkındalık çalışmaları yürüttüklerini anlatarak, yazları gençlik kampları olduğunu ve öğretmen sendikaları ile de ayrıca yürüttükleri çalışmalardan bahsetti.
Bağışlarla ayakta durabilen SOS Çocuk Köyü Derneği, umutlarla girilecek 2024 öncesi yeni yıl kampanyası başlattı. SOS’e yapılacak her bağış, buradaki çocukların yaşama tutunmasını sağlayacak
SOS yaz, 4120’ ye gönder
SOS Çocuk Köyü Program Müdürü Ahmet Akarsu, SOS Çocuk Köyü Derneği’nin devletin bir kurumu olduğu yönünde toplumda yanlış bir algı olduğuna dikkat çekerek, derneğin bir sivil toplum kuruluşu olduğunu ve 30 yıldır hem bireysel, hem de kurumsal bağışlarla, toplumdan aldıkları desteklerle çalışmalarını yürüttüklerini açıkladı.
Yapmayı hedefledikleri işlerin hayat bulması ve verilen bakım desteğinin sürdürülebilirliği açısından düzenli bağışın önemli olduğunu vurgulayan Akarsu, bu sayede çalışmalarını planlayabildiklerini ve öngörülerde bulunabildiklerini söyledi.
Akarsu, devletten sadece aile temelli bakım programı kapsamında bakım verilen çocuklarla ilgili destek aldıklarını ifade ederek, bu katkının işletim giderlerinin yaklaşık yüzde 50’sini karşıladığını, geri kalan yüzde 50’sini bağışçılardan karşıladıklarını belirtti.
“Alım gücü ciddi anlamda eridi”
Yardımların stabil bir para birimi olmadığı için ve enflasyon karşısında yetersiz kaldığının altını çizen Akarsu, “10 yıl önce bize bağış vermeye başlayan bağışçılarımız, o dönemki koşullarda 5 TL ya da 10 TL bağış ile başladı. Bugün yine aynı miktarda bize bağış yapmaya devam ediyordu ancak o zamanki 10 TL ile bugünkü 10 TL’nin alım gücü aynı değil” dedi.
Toplanan bağışların güncel koşullara göre kendi kendini revize etmesini sağlayacak sistem kurduklarını anlatan Akarsu, şunları kaydetti:
“Düzenli SMS bağışçılarını asgari ücrete oranladık. Bağışçılar için asgari ücretin yüzde 0,5’inden yüzde 4’üne kadar alternatifler oluşturduk. Bu sayede herkes yapabileceği oranda bağış yapacak. Asgari ücret değiştikçe de bu bağış kendi kendini güncelleyebilecek. Devletten maaş alanlar, devlet memurları için de maaşlarından katkı sistemini de belli bir oranda güncelleyerek binde 5 olarak belirledik. Maaşları arttıkça bağış miktarı da bu sayede otomatik olarak artacak. Bu bizim için çok önemli bir açılım olacak.”
“Her mesaj ile 200 TL bağış”
Akarsu, çocukların daha mutlu, daha refah bir yaşam sürebilmesi için başlatılan yeni yıl kampanyaları hakkında bilgi vererek “SOS yazarak 4120’ye gönderilen her mesajla bize 200 TL bağışta bulunmuş olacaklar. Bu 1 defaya mahsus yapılabilecek bir bağıştır. Düzenli bağışın da farklı yöntemleri var. Düzenli bağışçımız olmak isteyenler de web sitesi, telefon, ya da sosyal medya kanallarını kullanarak bizimle iletişime geçerek bilgi alınabilir” dedi.